Yeşil Afşin Gazetesi'nde gençlerin edebiyat-sanat konularında yazılarını paylaştığı Genç Kalemşörler'in 39.sayısı çıktı.

Genç Kalemşörler Ulviye Nur HurmanlıŞair’in Sonbaharı

Senden uzağa gidiyor, sana geldiğinden bir haber!
Kırk yıldır aynı günde yaşadığından geleceğini kaybeden,
Nice sonbaharlardır beklese de senden bir haber!
Adının geçtiği her cümlede ruhunu kaybeden.
(Şair)

Seninle son kez konuşmadı,
Sonlu baharlardır o konuşmayı ruhunda yaşadı,
Seni nice baharlardır unutamadı,
Her sonbaharı sen gibi yaşadı…
(Şair)

Ruhundan çıkmayan cümleler eskitti bir zaman,
Çıkmayan cümleler eskitti bir zaman ruhundan,
Cümleler eskitti bir zaman ruhundan çıkmayan,
Eskitti bir zaman ruhundan çıkmayan cümleler,
Bir zaman ruhundan çıkmayan cümleler eskitti.
(Şair)

Genç Kalemşörler Emir Yusuf Özmen

Aşığız Sana

Aldığım nefes feda olsun gözyaşlarına Habiballah.

Feda olsun tüm servetim yoluna Resulullah.

Gözyaşlarına, yoluna, fedadır çünkü aşığız sana.

Habiballah, Resulullah aşığız sana ya Rahmetullah.

Bir görseydim seni kör olurdum başkalarına Habiballah.

Kör olurdum, çevirirdim gözlerimi, bakamazdım Resulullah.

Başkalarına bakamazdım, seni arar gözlerim elbet.

Habiballah, Resulullah elbet aşığız sana.

Genç Kalemşörler Melike Horuz

HAYATIN PERDE ARKASI

Eğer ki görseydim kar tanesinin her zerresini

İşte o zaman bir kere daha anlardım doğayı.

Görmemiz gerektiği kadar gösteriliyor.

Duymamız gerektiği kadarını duyuyoruz.

Lakin görseydim eğer dünyanın perde arkasını

İnanmanın da ötesine geçerdim.

İsyan ettiğim düşünmeyin!

Merak ediyorum sadece,

Doğanın bu sessizliği arasında

Nasıl çığlıklar atılıyor.

Yahut nasıl sessiz kalınıyor.

Anlamak isterdim bir karıncayı,

Bu küçük bedenin arkasında nasıl bir zerzeniş var.

Bir bitkiyi mesela.

O büyümesinin arkasında nasıl bir güç var.

Görseydim eğer ki berzah alemini

Secde etmeyi bırakmazdı akılsız başım

İsyan ettiğimi düşünmeyesiniz

Merakım yapışmış yakama

Silkelesemde gitmiyor.

Lakin etmek isteseydim

Sevdiğim insanlarla sınandığım vakit'tir.

Edebileceğim vakit.

Genç Kalemşörler Osman Kurt

SADME-İ İNKILAP

Aşk seni görünce etti kıyâm.

Leyâl boğdu geceleri anbean.

Femden tasavvur etmiş bir tebessüm;

Âşina kokun bana her yerden.

Meyl-i ibtisam etti mısramı okurken,

Sadme-i inkılâp tam bir gönüle.

Pek muhteriz, pek de gönülden;

O varken kaçılır mı ölümden?

Zevâl olur mu sanırsın bu sevda?

Yürüyorum yavaşça reh-i bekâya.

Gûş-ı ruh dinler bu sevdayı;

Dembeden yazacağım aşkı sana.

Latife Açıkgöz

ÖZLEM GÜNLÜKLERİ -5

Badem çiçekleri ektim gönlümün gölgelerine

Hangi vakit bir süratle hüzün çarpsa ruhuma

Hiç durmaksızın seni getirdim aklıma

Bekleyemedim sessizce yüreğimin dinginlerinde

Etraflıca düşünemedim umudun hangi renk olduğunu

Bana bıraksalardı pembe derdim yahut mor

Sonra badem çiçeklerine bakıp seni bulurdum

O zaman derdim ki umudun rengi sensin

Tarumar olmuş yüreğinin içindeki ışık sensin

Hayatın içindeki o derin sıcaklıkta bulduğun serinlik

Dünyanın bütün güzel ve bütün güzel renkleri

Birde derdim ki en derin, en narin gülüşlü olan sensin

Ücralarında sarmaladığın hüznün benim hüznüm derdim

Gözlerinden akacak olan yaş benimde gözyaşım

Bedeninin içindeki ruh

Bedenimin içindeki ruhun arkadaşıdır derdim

Laflarla doldurmazdım yazdığım tüm şiirlerimi

Hepsini gönlümden koparıp verirdim ellerine

Fütursuz, sıkılmadan ve usanmadan yazardım

Ve ne zaman seni düşünsem badem çiçekleri yeşertirdim.

Eyyüphan Yavuz

Nazlı Yarim

Savaşta mıyız?

Attın bana ok.

Eyüp aşkı buldu, başkasına tok.

Nazlı yarine aşkı çok.

Sensizlik bana epey zor.

Etme yarim kalbimden tahtını.

Kondur birkaç buse sabır daralıyor.

İstemiyor musun yoksa iyileşmemi doktor.

Olmaz diyorsun yarin üzülüyor.

Ruhumun tacı bugün doğuyor.

Kalbimin miladını unuttum sanıyor.

Mecnunun doğumunu kutluyor.