Afşin’in en büyük problemlerinden biri olan trafik kazaları, bir kez daha bir can aldı.
Dün yaşanan kaza, hayatın tüm zorluklarına rağmen dimdik duran, her şeyi kızı için göğüsleyen güçlü bir kadını bizden kopardı.
Bizlere de emeği olan, iyi yürekli bir insanı hız ve ihmaller aldı götürdü.
Ama sormak gerekiyor:
Sadece hız mıydı?
Karanlık bir caddede, sokak lambalarının yanmadığı bir noktada, bir araç çarptı Nuray ablaya…
O lambaların bir süredir yanmadığını herkes biliyordu. Defalarca dile getirildi ama ne yazık ki, ışıklar o kadın öldükten sonra yakıldı.
Evet, ekipler olayın ardından geldi ve lambaları yaktı.
Şimdi o cadde aydınlık…
Ama bir evin içi, bir ailenin kalbi kapkaranlık.
Bir insanın hayatı bu kadar mı ucuz?
O ışıklar, o kadının yaşarken değil de ölürken mi yanmalıydı?
Afşin’in en büyük sorunlarından biri olan trafik kazalarıyla ilgili yıllardır tek bir kalıcı çözüm üretilemedi. Her kazadan sonra birkaç gün konuşuluyor, sonra yine unutuluyor. Ama kazalar unutmadığımız kadar acı şekilde kendini hatırlatıyor.
Afşin’de trafik kazalarıyla ilgili çok haberler çıkıyor yerine bu sorunların kaynağına inilseydi belki bugün Nuray abla hayatını kaybetmeyecekti…