Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sağlığı, "sadece hastalıkların ve rahatsızlıkların olmayışı değil, bir bütün olarak fiziki, ruhi ve sosyal açıdan iyi olma hali" olarak açıklar.Bu kavramların hepsi birbiriyle bağlantılıdır.Ruhsal hastalıklarda fiziksel sağlığın etkilenebileceği gibi tam tersi de mümkündür.

      Ülkemizde yapılan bir araştırma sonucu her beş kişiden biri hayatlarının bir döneminde, herhangi bir psikiyatrik rahatsızlık tanı kriterlerini karşılamıştır.Özellikle pandemi ve sonrasında bu oranlar katlanarak artmıştır.Psikiyatrik rahatsızlıklarda tedavi çok yönlüdür, tedavinin önemli bileşenlerinden biri fiziksel aktivite ve egzersizdir.

    Egzersizin ruhsal durumumuzu etkileme mekanizması ise çeşitlidir.Bunlardan bazıları;

***Nörotransmitterler(sinir hücrelerinden salgılanan ve bir sonraki sinir hücresinin özgün alıcısına bağlanan, sinir uyarılarının iletimine yardımcı olan bileşik),nöroplastisite(beynin yapısal ve fizyolojik değişimlere uğrama yeteneği), nörogenezis(beyinde fonksiyonel sinir hücresi oluşumu) ve beyin kan akımında artış sağlar.

***Psikiyatrik bozukluklarda önemli rol oynayan noradrenalin, dopamin ve serotonin artışını sağlar,

halk arasında mutluluk hormonu olarak nitelendirilen endorfinlerin ve çeşitli hormonların düzeylerini etkiler.Tek seans egzersizde dahi endorfinin arttığı gözlenmiştir.

  *** Egzersiz ayrıca BDNF faktörünü de artırır.BDNF faktörü sinir hücrelerinin büyümesini düzenleyen bir çeşit proteindir.Depresyondaki bireylerin kan serumlarında bu faktör düşük olma eğilimi gösterir.

  ***Nöro görüntülemeler egzersizin beyinde doğrudan yeni nöron(sinir hücresi) oluşumu ve nöronlar arası bağlantılarda(sinapslar) artış olduğunu göstermektedir.Bu durum günlük hayatta bilişsel aktivitelerin daha iyi yerine getirilebilmesini sağlar.Bunlar ve bu örnekler gibi egzersizin indirekt etkileri bireyde  iyi olma halini artıracaktır.Ayrıca psikiyatrik hastalıklarda reçete edilen bazı ilaçların yan etkilerini(kilo alma, kan yağlarının artması ve yetersiz glukoz toleransı...)  minimuma indirebilir.

   Ayrıca bir hedef olarak yapılan egzersiz bireyin yaşamında meşguliyet terapisi içinde de yer alabilir.

 Egzersize nereden başlanmalı?

       Psikiyatrik rahatsızlığı olan bireylerde egzersiz düzenlenirken öncelikle detaylı tıbbi bir değerlendirme alınmalıdır.Bireyin yaşam stili önemlidir, örneğin bazı bireylerde grup egzersizleri sosyalliği artırıp ruhsal duruma olumlu katkı sunabilir fakat bazı bireylerde ise durum tam tersidir ve anksiyeteyi arttırabilir.Fonksiyonel kapasite saptanmalıdır gerekli hallerde fonksiyonel kapasiteyi ölçecek özgün testler yapılabilir.

     Ruhsal rahatsızlıklarda egzersiz verilirken öncelik varsa ağrıyı azaltmak, gevşemeyi sağlamak ve egzersizi bilişsel aktivite ile entegre etmektir.Bireyin ihtiyacına yönelik olmakla beraber genellikle öncelik ağrı tedavisi,gevşeme ve solunum egzersizleridir.Ruhsal rahatsızlık yaşayan bazı bireylerde kalp ve akciğerde bir sorun yoktur fakat birey kalp krizi geçirdiğini veya nefes darlığı yaşadığını düşünerek uzmana başvurur.Çoğu zaman bu durum sadece psikolojiktir.Solunum egzersizleri bu noktada bireyin sakinleşmesini kolaylaştırır ve doğru nefes almasını öğreterek artan kalp hızını kontrolde tutmayı sağlayabilir.Aerobik egzersiz olarak adlandırdığımız yürüme/koşma, bisiklete binme, yüzme vb. egzersizler de psikiyatrik rahatsızlığı olan bireylere verilmesi gereken diğer elzem  egzersizlerden biridir.Bu egzersizler haftada en az 3-4 gün 20-30 dakika kalp hızını artıracak  şekilde yapılmalıdır.Kardiyak risk taşıyan hastalarda egzersiz sırasında ulaşılabilecek maksimum kalp hızı özel testler ile belirlenmelidir.

     Birçok çalışmada ruhsal rahatsızlığı olan bireylerde egzersizin en zor kısmı devamlılığın sağlanabilmesi olmuştur.Egzersizde devamlılık sağlanabilmesi için önce düşük şiddetle başlanması ve zamanla şiddet ve sürenin artırılması gerekir örneğin ısınma sonrası 10 dakika yürüyen birey diğer hafta egzersizini 15 dakikaya çıkarır veya 10 dakika yürüyüş,5 dakika koşu yapar.Egzersizler belirli aralıklarla değiştirilebilir veya çeşitlendirilebilir, bireyin egzersizden sıkılmaması amaçlanır.Aynı zamanda bireyin ilgisi ve imkanına  göre etkisi kanıtlanmış diğer egzersizlerden yüzme,klinik pilates veya yogaya yönlendirilmesi bireyin egzersizde devamlılığını sağlayacaktır.

 Kronik ve gizli stresin düşük bağışıklığa sebebiyet vereceğini ve düşük bağışıklığın çeşitli hastalıklara zemin hazırlayacağı unutulmamalıdır.

‘’Bugün egzersiz için vaktim yok diyenler yarın aynı zamanı bir hastalık için ayırmak zorunda kalacaklardır.’’

Huzurla kalın.

                                                                                                                            FZT.HİLAL TERZİ