Her sorumlu Afşinli gibi, Afşin’in nüfusunda son yıllarda görülen düşüş beni üzdü. Olguyu ortaya çıkaran KSÜ Afşin Meslek Yüksek Okulu hocalarına bu bağlamda teşekkür borçluyuz. Çünkü araştırma raporuyla ilk kez Afşin’in sorunları bilimsel bir araştırmaya konu olmaktadır. Kahramanmaraş’ta yaşayan hemşerilerimizden bazılarıyla değerli hemşerimiz Abdulhakim Eren Bey’in organizesiyle herhangi bir siyasi parti ve kişilik öne çıkarılmadan Öğretmenevi Kıraathanesinde 21.12.2017 Perşembe akşamı toplanarak Afşin’in Nüfusundaki Düşüş Olgusu masaya yatırıldı. Önce Araştırma Ekibi Afşin MYO Müdürü Pr. Dr. Ahmet Kaya ile araştırma ekibinden Nurettin Hoca ve Ahmet Hoca yaptıkları araştırmayı slayt gösterisiyle yorumladılar. Toplantıya katılanlar araştırma ekibine teşekkür edip memnuniyetlerini belirttiler.

2017 Aralık ayında Afşin MYO Afşin’in dışarıya göç vermesi nedeniyle nüfusunun geçmiş yıllara göre ülkenin normal nüfus artışına koşut olarak artacağına nüfusunun düştüğünü kanıtlayan bir bilimsel araştırma ortaya koyup yerel basında yayımlandı. Ben de Yeşil Afşin Gazetesinde bir değerlendirme yazısı sonra da bu araştırmayı yapan hocalar K. Maraş Öğretmenevi Kıraathanesinde Afşinli hemşerilerimize slayt gösterisiyle çalışmalarını tanıtmışlardı. Afşin’in nüfusunun düşüş göstermesi üzerine bu konuda görüş ve düşüncesi olan hemşerilerin düşüncelerini bu toplantıda gündeme getirip tartışılmıştı.

AMYO Müdürü Pr. Dr. Sayın Ahmet Kaya okul hocalarının yaptıkları kültürel çalışmaların dosyalarını lütfedip bana gönderdi.

Değerli Hocam merhabalar;

Afşin MYO ile ilgili olarak (bilgilendirme amaçlı) ekte 5 adet dosya gönderiyorum
1. Dosya; Afşin MYO'da görevi devralışımızdan sonraki çalışmaların özetini gösteren bir sunum,
2. Dosya; Tarih dalında doktora eğitimini yapan okutman arkadaşımızla hazırlanan "Arşiv Belgeleri Işığında Diyarı Ashab-ı Kehf: Afşin" raporu (Sayın hocam bu konuda yapacağınız eleştirilerinizi memnuniyetle bekliyoruz) ,

3. Dosya; Türk Dili ve Edebiyatı dalında doktora eğitimini yapan okutman arkadaşımızla hazırlanan "Afşin-ElbistanKültür Havzasında Bestelenen Şiirleri ile Şairler" raporu,
4. Dosya; İşçi Sağlığı ve Güvenliği Programında Öğretim Görevlilerince (aynı zamanda İSG uzmanları) hazırlanan "Afşin Kamu Kuruluşlarında İş Sağlığı ve Güvenliği Farkındalığı" raporu,

5. Dosya; Afşin'deki yaşamı ve yaşama ait (Göçe ait) problemleri incelediğimiz "Afşin'de Yaşam, Yaşam Doyumu ve Göç Algısı" isimli rapor.

Bu çalışmalar ile Afşin MYO yoluna devam etmektedir. Baştan beri vermiş olduğunuz destekler için teşekkür ederim.En derin saygı ve muhabbetlerimle...

Prof.Dr. Ahmet Kaya Afşin MYO Müdürü.

Ahmet Hoca, eleştirilerimi de beklediğini belirtmişti. Ben de yapılan çalışmaları okudum. O kadar memnun oldum ki Ahmet Bey Hocamı arayıp bir değerlendirme yazısı yazacağıma ilişkin söz verdim. Gecikmeli de olsa kısa bir tanıtım ve değerlendirme yazısı ile hem kendilerini, hem akademisyen arkadaşlarını kutlamak ve hem de Afşinli bir akademisyen olarak teşekkür etmek, bu vesileyle de Afşin MYO Müdürü ve hocalarının Afşin ve yöresi kültürüne ilişkin çabalarını değerli hemşerilerime tanıtmak istedim.

AMYO Hocalarından Okutman Yeliz KANTAR-Prof. Dr. Ahmet KAYA’nın yaptığı verimli çalışmalarından biri Afşin ve Ashab-ı Kehf’inTarihi üzerinedir. Başbakanlık Osmanlı Arşiv Belgeleri Işığında Diyar-ı Ashab-ı Kehf: Afşin başlıklı bu çalışmada Afşin’in tarihi süreç içinde Topografik isim ataları olan Arpsus-Arpasus-Arbesus-Arabissos-Efsus-Yarpuz isimlerinden sonra en son 1944 yılında Afşin isminin verilmesi, Yedi Uyurlar, Ashab-ı Kehf’inİnşaası,ve sekiz asırlık zaman içerisinde gördüğü onarımlar, Arşiv belgelerinde Efsus’ta yaşanan bazı olaylar ile Afşin’in 12 Nahiye Müdürü konu edinilmiştir. Nahiye Müdürleri için Kahramanmaraş Ansiklopedisinin 1. Cildinde Afşin Maddesine bakılmış olsaydı,tarafımdan yazılan 29 Müdürün nahiyemizde yöneticilik yaptığı görülebilirdi. 

AYO Hocalarından Öğr.Gör. Ömer KARATUTLU-Öğr.Gör.Dr. Harun MUSLU-Prof. Dr. Ahmet KAYAın yaptığı verimli çalışmalarından biri de İş Güvenliği Uzmanı ve İşyeri Hekimi görevlendirilmesinin önemine ilişkin olanıdır. “İş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirilmesi dışında Kanunda pek çok yükümlülük bulunmaktadır. Örneğin; risk değerlendirmesi, acil durum planları, yangınla mücadele, sağlık gözetimi, iş kazalarının bildirimi, çalışanlara iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri, çalışanların bilgilendirilmesi, çalışan temsilcisinin veya temsilcilerinin görevlendirilmesi, iş sağlığı ve güvenliği kurulu kurulması gibi yükümlülükler ötelenmemiş olup esas itibariyle 30/12/2012 tarihinden itibaren bu ve bunun gibi Kanun ve alt düzenlemelerindeki pek çok yükümlülüğü işverenler yerine getirmek zorundadır. İşveren yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi özellikle Kanunun 26 ncı maddesine göre idari para cezası yaptırımlarına neden olacaktır. Bu temel hususların yanı sıra yönetmelikler kapsamında özel alanlara yönelik düzenlemelerde yer alan işveren yükümlülükleri de mevcuttur.

Dolayısıyla gezilen kamu kuruluşlarının büyük bir kısmında; risk değerlendirmesi, acil durum planları, yangınla mücadele, sağlık gözetimi, iş kazalarının bildirimi, çalışanlara iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri, çalışanların bilgilendirilmesi, çalışan temsilcisinin veya temsilcilerinin görevlendirilmesi, iş sağlığı ve güvenliği kurulu kurulması gibi hususlarda yapılmış çalışmalarda birçok eksiklik görülmüştür.”

AMYO Hocalarının yaptığı verimli çalışmalarından biri deOkutman: Ömrüm IŞIKAY GÜRBÜZ-Prof. Dr. Ahmet KAYAtarafındanAfşin Elbistan Kültür Havzasında Bestelenen Şiirleriyle Şairler başlığını taşıyan araştırmadır. Yöremizdeki şairlerin (başta Abdurrahim Karakoç ve Mahsuni Şerif olmak üzere) şiirlerinden seçmeler yapılmış, türkü ve şarkı olarak bestelenenlerin tanıtımı yapılmıştır. Oldukça hacimli bir çalışma olup böylelikle yöremiz kültürünün akademik ve edebiyat çevrelerine ulaştırılması mümkün olmuştur.  Akademisyenlerimiz çalışmalarının sonuna bir değerlendirme yazısı eklemişlerdir. Bunu okuyucularla paylaşmak tanıtım için yararlı olur kanısındayım.

“Şairler şehri olarak bilinen Kahramanmaraş’ın toprağı şair yönünden bereketlidir. Öyle bereketlidir ki neredeyse herkes bir saz ya da kalem şairidir. Yöre halkı, şairiyle sözünün kuvvetiyle ön planda olmaktan hoşnuttur. Dillere pelesenk olan birçok türküyü aslında kendi içinden, belki de yanı başlarındaki, birinin söylediğini bilmekten yana da gururludur.

Yöre şairlerinin bestelenen şiirlerinin çoğu, hece vezniyle yazılmış ve Türk Müziği makamlarına uygun bir şekilde ele alınmıştır. Şairler şiirlerinde çoğu zaman ‘aşk’ gibi evrensel duyguları tema olarak kullanmışlar, kimi zaman da Elbistan’ın, Afşin’in hatta tüm memleketin ahvalinden bahsederek, dinleyicinin kalbinde taht kurmayı başarmışlardır. Yöredeki şairlerin çoğu, kendi şiirlerini besteleyip çalabilmektedir. Kalemin anlamlı olduğu yerde müziğin de söze destek vermesi, duyguları daha çok yoğunlaştırarak manaya can katmıştır. Bu yüzden aradan yıllar geçse bile hâlâ dinlenmekte olan bu eserler, şairin, şiirin ve sanatçının da kuvvetini göstermektedir.

Buradaki şairlerin çoğu, ünlü ünsüz birçok sanatçıya şiirlerini gönderip okutmuşlardır. Şiirlerin bestelenerek okunması karşılığında herhangi bir ücret beklenmese de güfte sahipleri kıyıda köşede bir yerde olsa bile isimlerinin anılmasını isterler. İstekleri kimi zaman yerine getirilmiş kimi zaman da getirilmemiştir. Bu durumdan mustarip olsalar da bu şairlerden bazıları sessiz kalmamış ve kendilerini yok sayıp, şiirlerine ‘anonim’miş gibi muamele eden bestekâr ya da ses sanatçılarını hicvetmişlerdir. Bu durumdan rahatsız olup, sazını sözünü hicve yönlendirenlerden biri olarak Âşık Mahzûnî örnek gösterilebilir:

Sonuç olarak, binlerce yıllık tarihe sahip olan Afşin ve Elbistan, varlığını edebî alanda da ortaya koyduğu için edebiyat açısından önemli bir bölge konumundadır. Kültür havzası olarak nitelendirebileceğimiz bu bölgede, Türk dilinin gelişmesinde çok büyük rol oynayan bu şairler, millî kültürün şiirde bolca yer almasını sağlamışlardır. Bu çalışma, yörenin bir kültür havzası olduğu tekrar kanıtlamanın, değerlerimize ve sanatçılarımıza sahip çıkarak onlara olan saygımızı göstermenin başka bir yolu olmuştur.”Ömrüm IŞIKAY GÜRBÜZ-Prof. Dr. Ahmet KAYA.

İlçemize açılan Meslek Yüksek Okulunun Afşin Halkı ile bütünleşmesine vesile olacak bu tür ilmi çabalar yöremizin kültürel bağlamda da gelişimine katkı yapacağı gibi ulusal ve uluslararası boyutta tanıtımına da katkı yapacaktır. 1992 yılında kurulan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi son yıllarda gerek fiziksel gerekse akademisyen ve idari kadro bazında büyük atılımlar yapmış olsa da maalesef başlangıçta halkın üniversiteye yerli dokumuzu bozar, üniversitenin de şehre kokumuzu bozar yaklaşımı yıllar alınca üniversite-kent kaynaşması 2010’lu yıllara kadar beklenen düzeyde gerçekleşmemiştir. İşte artık ilçelerimizde açılan Yüksek Meslek Okulları vasıtasıyla üniversitenin ilçe halkıyla da kaynaşması mümkün olacaktır. Bu nedenle AYO Hocaları olan akademisyenlerin bu tür kültürel çabaları ve çalışmaları mülki ve yerel makamlarca takdir edilip ödüllendirilmelidir.

Dr. Öğr. Üyesi Necati Demir.