Bu başlığı okuyan her insanın zihninde hemen bir imaj canlanı verir. Kimine göre şöyle, kimine göre böyle olmalı diyebilir. Büyük bir toplum kesiminde, pek çok noktada birleştiği bir “Adam gibi adam” tipinde fikir birliği oluşması mümkün. Çoğumuz aynı noktada birleşebiliriz. Doğru ve doğruya yakın görüşler serdedebiliriz.
 
Örneğin: Çok konuşanı sevmeyiz. Boş konuşanı sevmeyiz. Küfürlü konuşanın yanında durmayız. Her şeye karışanı kaale almayız. Yalan konuşanın adını palavracı koyarız. Ya yüzümüze karşı kırk büklüm olanı, daha arkamızı dönünce acımasız bir şekilde çekiştireni çok iyi teşhis ederiz. Bu gibi kişilerin toplumda kaç okka çektiğini bilmeyen yoktur.
 
Ya bir de güç karşısında temenna duranlar, makam sahibinin önünde eğilip bükülenler yok mu! İşte bu tip ve tiplemeler var ya gücün, etiketin, makam sahibinin önünde eğilirler, bükülürler, takla atarlar, temenna dururlar. Hemen oracıkta güçten ayrılır ayrılmaz çekiştirmeye başlar. Yüzüne başka, arkasından başka davranan tiplemenin sayısı bir ortaya çıkarılsa azımsanmayacak bir rakama ulaşılır.
 
Birde bir yerden duyduğunu biraz ilavesi ile birinci ve tez elden sahibine ulaştırırlar. Bunlar bir nemmami grubu oluşturmaktadırlar. İki taraftan da rağbet görmeyen kalbur altı tiplerdir. Sanatlarını icra ederken sadece kendileri haz alırlar.
 
Yerinde konuşan, konuştuğu zaman doğru söyleyenlere muhtaç bu toplum. Haklının yanında olan, sözlerini hakikatin ortaya çıkması için nefes tüketen erlere gerek var. Olaylar karşısında dik duran bir davranış sergilenmeli. Başı dik oluşla, dik başlı olmayı bir birinden ayırmalı. Farkını görebilmeli. Bir günün sabahında çarşıya çıkarak akşama kadar her kişiyi, olayları, kendi dar penceresinden olumsuz bir şekilde değerlendirmemeli. Üstüne vazife olmayan hiçbir konuda fikir beyanında bulunmamalı. Anlamadığı bir konuda susmayı tercih etmeli. Başkasının lafını etmek kendi işi olmadığını bilmeli. Birazcık olsun susmayı birazda sabretmeyi öğrenmeli. Edebi elden hiç bırakmamalı.
 
Neye inandığını sorsan “İslam’a” diyecek. Öyleyse Müslümansın denince onaylayacak. Burada neyi bekliyorsun? Deyince ezanı beklediğini ve namaza gideceğini söyleyecek. “ Müslüman elinden ve dilinden salim olunan kişidir.” Denince hem bakışlarıyla, hem de içinden sizi düşman ilan ederek her fırsatta sizin aleyhinize topa tutacak. Yamuldukça yamulan, yamuk bir anlayışın çarşı Pazar kol gezdiği bir ortamda Mevlana’nın “… çok elbiseler gördüm içinde insan yok” dizesi gönlümden kalemin ucuna dökülüyor. Ahval ne olursa olsun, her şartta Adam Gibi Adam Olmak gerektiğine inananlardanım.
Selam ve Dua ile…