Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Afşin Belediyesi iş birliğiyle Tanır Mahallesi'nde gerçekleştirilen arkeolojik kazı çalışmaları Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki, 11 ili etkileyen depremlerin ardından yeniden başladı.

AA-20231011-32370573-32370561-KAHRAMANMARASTAKI_YASSI_HOYUKTE_AKHAMENID_DONEMINDEN_KALINTILAR_BULUNDU

15 kişilik ekiple yapılan çalışmalarda arkeolojik anlamda önemli ve doyurucu sonuçlara ulaşıldığını söyleyen Kazı Başkanı ve Ahi Evren Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Elif Baştürk, M.Ö. 558-330 yılları arasında hüküm süren Pers Devletinin izlerini taşıyan Akhamenid dönem adı verilen tabakalarına rastlandığını belirtti.

AA-20231011-32370573-32370572-KAHRAMANMARASTAKI_YASSI_HOYUKTE_AKHAMENID_DONEMINDEN_KALINTILAR_BULUNDU

Kahramanmaraş merkezli depremlerden Yassı Höyüğün etkilenmediğini ifade eden Kazı Başkanı ve Ahi Evren Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Elif Baştürk, “6 Şubat’ta asrın felaketi olarak nitelendirilen bir depremle sarsıldık ve Afşin’de felaketin merkez alanlarından biriydi. Kazımız açısından da zaten depremin izni çok görebildiğimiz bir alan yok. Biz zaten yeni bir kazıyız. Çok yoğun açılmış kazı alanımız yoktu. Yıkılmış noktalar yoktu. Kazı esnasında da zaman zaman mimarinin kaydığını hissettiğimiz yerler var ama bunu depremle bağdaştıracak bir veriye henüz sahip değiliz. Bütçemizin el verdiği sürece de Ekim ayının ortalarına ya da sonlarına kadar çalışacağız. Bu yıl 15 kişilik bir ekiple arazi çalışmalarına başladık. Geçen yıldan Roma tabakalarını açmaya başlamıştık. Bu yıl da yine Jeofizik radar çalışmalarının sonuçlarına göre alan üzerinde belirlediğimiz noktalarda yeni plan kareler açarak çalışmalarımıza devam ediyoruz.” açıklamasında bulundu.

Jeofizik sonuçlarının höyüğün Roma döneminde domestik mekan ve kamusal alan olarak kullanılan yaygın bir yerleşim olduğunu gösterdiğine değinen Dr. Elif Baştürk, tespit edilen üç evreli Roma yerleşimi olduğunu ifade ederek, yeni açılan plan karelerde de büyük boyutlu domestik mekanlarını tespit ettiklerini söyledi.

AA-20231011-32370573-32370568-KAHRAMANMARASTAKI_YASSI_HOYUKTE_AKHAMENID_DONEMINDEN_KALINTILAR_BULUNDU

Roma tabakalarının altında arkeolojik anlamda heyecan uyandırıcı Akhamenid döneme rastlandığını belirten Baştürk, “ Roma tabakalarının altından aslında bizim için bu yıl daha heyecan verici olan Akhamenid dönem adını verdiğimiz bir sürecin tabakalarını kazmaya başladık.  M. Ö. 550 yılı civarıyla başlayıp İskender'in seferleri sonucunda 330’larda son bulan Akhamenid dönem ya da Pers imparatorluğun hanedanına bağlı olduğu dönemi tespit ettik. Arkeolojik anlamda bizim için çok önemli ve doyurucu sonuçlara ulaştığımızı söyleyebilirim. Yaklaşık iki evreli bir Akhamenid yerleşimini mimarisiyle beraber ve içindeki prestij buluntularıyla beraber tespit ettik. Henüz küçük alanlardayız. Ancak böyle ortak bir avlu etrafına yerleştirilmiş küçük odalar ve onun da çevresinde her biri farklı bir biçimde çok ince işçilik göstererek yapılmış, döşemeli alanların olduğunu keşfettik, bulduk.” diye konuştu.

Baştürk, “Bunu bir sivil mimari ya da domestik bir mimariyle bağdaştırmamızın imkanı yok. Sıradan vatandaşın kendi oturduğu evi yapacağı bir mimari tarz değil. Bulduğumuz bu iki evreli mimarinin daha çok özel amaçlı, kamusal amaçlı bir alan olduğunu düşünüyoruz. Alttaki evre asıl Akhamenid dönemi. Son derece özel işçilikle yapılmış mimari bir alan. İçinde mermer kaplarında mekan işi buluntu olarak tespit edildiği fibula benzeri tarihleyici buluntularla beraber çanak çömlek buluntularıyla beraber açığa çıkartılan bir alan. Yangınla tahrip olmuş ve ardından alan kapatılıp üstüne ikinci evresini, mimarinin yönünü değiştirerek yapmışlar. Bu yıl için bizim en güzel çalışmalarımızdan elde ettiğimiz sonuçlar buydu.” ifadelerine yer verdik.

Höyüğün eteklerinde de kazı çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Baştürk, “Şimdi bu merkez alanlar bittiği zamanda altta demir çağı terasıyla bağlantılı olarak açığa çıkarttığımız mekanlar içinde çalışmaya devam edeceğiz. Son derece zengin, güzel buluntularımız çok güçlü bir demir çağı tabakamızın olduğunu da tespit ettik.” dedi.

AA-20231011-32370573-32370565-KAHRAMANMARASTAKI_YASSI_HOYUKTE_AKHAMENID_DONEMINDEN_KALINTILAR_BULUNDU

Yassı Höyük'ün konumu ve boyutlarıyla her dönemde önemsenen jeopolitik açıdan önemli bir höyük olduğundan bahseden Baştürk, şunları kaydetti:

“Yassı Höyük, Mezopotamya’dan Anadolu'ya geçen, Doğu Anadolu'dan Orta Anadolu'ya geçen yolların kesişim noktası üzerinde, su kenarında bir yer. Bu neden elde tutulmak istenen bir höyük olmuş. Biz bunu her tabakayı kazdığımızda çok net anlıyoruz. Biz bunu her tabakadaki buluntuyla çok net bir şekilde anlıyoruz. Bir de şöyle bir durum var. Bölgeler arası geçişte bir alternatif. Özellikle de kaçak geçişlerde bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor bu bölge.  Hem Hitit yazılı kaynakları hem de Demirçağ'da ya da işte Roma dönemindeki kaynaklar buranın bir alternatif geçiş olduğuyla ilgili bilgi veriyor. Biz Demirçağ'da Katonya bölgesi içerisindeyiz. Bu bölgede bir alternatif güzergah ya da işte kaçak geçişlerde kullanılan bir yol olarak karşımıza çıkıyor.”

AA-20231011-32370573-32370563-KAHRAMANMARASTAKI_YASSI_HOYUKTE_AKHAMENID_DONEMINDEN_KALINTILAR_BULUNDUAA-20231011-32370573-32370564-KAHRAMANMARASTAKI_YASSI_HOYUKTE_AKHAMENID_DONEMINDEN_KALINTILAR_BULUNDUAA-20231011-32370573-32370562-KAHRAMANMARASTAKI_YASSI_HOYUKTE_AKHAMENID_DONEMINDEN_KALINTILAR_BULUNDU

Kaynak: Deniz Doğan