Sabri Ülker Vakfı, eczacılara yönelik "Beslenme İletişimi" programını hayata geçirdi.
Vakıftan yapılan açıklamaya göre, program, Türk Eczacıları Birliği (TEB), Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) ve Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği'nin (TİHUD) sosyal iletişim platformları üzerinden canlı konsey toplantısıyla başladı.
Toplantıda, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beslenme ve Diyetetik Bölümü'nden Dr. Öğretim Üyesi Begüm Kalyoncu Atasoy, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Türkü Yağmur Nehir ve Ankara Eczacı Odası Başkanı Uzm. Ecz. Cem Abbasoğlu da görüşlerini katılımcılarla paylaştı.
Eczacılık Dünyası platformu üzerinden 1,162, TİHUDUM aracılığıyla 1,327, AHEF Akademi portalından 1,209 kişinin izlediği canlı konsey, yaklaşık 3 bin 700 kişiye ulaştı.
Ortak canlı konsey toplantısının ardından "Beslenme ve Sağlıklı Yaşlanma" konusuyla başlayan eczacılara yönelik eğitimlerin 11 Kasım'a kadar aralıklarla sürmesi planlanıyor.
Sabri Ülker Vakfı'nın, daha önce iç hastalıkları hekimleri için başlattığı “İleri Beslenme ve Beslenme İletişimi Eğitimi” de eczacılara yönelik eğitimle eş zamanlı devam edecek.
Açıklamada canlı konsey toplantısındaki konuşmasına yer verilen Sabri Ülker Vakfı Başkan Talat İçöz, Sabri Ülker Vakfı'nın bu yıl 15'inci yılını kutladığını ve kurulduğu günden bu yana her biri alanında ilk olan sürdürülebilir projeler hayata geçirdiklerini kaydetti.
İçöz, 2022'de Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu'yla başlayıp Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği'yle devam ettirdikleri "Beslenme İletişimi" eğitim programlarına bugüne kadar hekimlerin yaklaşık 20 bin kez erişim sağladığını belirtti.
Hekimlerin ardından eczacıları da programa dahil etmek gerektiğini düşündüklerini aktaran İçöz, şunları kaydetti:
"Bu amaçla oluşturduğumuz 10 oturumluk programımızın, sağlık ve beslenme alanında bilgi kirliliğinin en fazla yaşandığı konu başlıklarında, bilimsel bilgiyi topluma ulaştırmaya önemli katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Eğitimlerimiz sonrasında iç hastalıkları hekimlerimizin yüzde 96'sı, aile hekimlerimizin ise yüzde 90'ı bu eğitimlerin tıp fakültesi müfredatında yer almasını istediklerini belirtmişti. Programla nihai hedefimiz, tıp ve eczacılık fakültelerimizin çekirdek programlarında bu eğitimlerin yer alması ve hekimlerimizin, eczacılarımızın beslenme iletişimi konusunda donanımlı şekilde mezun olmasıdır. Bunun gerçekleşmesi, yüz yüze, göz göze iletişim kurulan doktorlar ve eczacılar aracılığıyla toplumsal refaha katkı sunulması anlamına gelecektir. Bu çağrımızın ve çabalarımızın karşılık bulmasını diliyorum."
- Katılımcıların programdan fayda sağlayacağına inanıyoruz
"Beslenme ve Beslenme İletişimi" programının müfredatını hazırlayan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Sabri Ülker Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal da hekimler ve eczacıların asli görevlerinin dışında sağlıklı yaşamı destekleyen beslenme önerilerini de hastalara sunmakla mükellef sağlık profesyonelleri olduklarını ifade etti.
Ünal, programımızın yol haritasını birlikte oluşturdukları eczacıların, eğitimlerden edindikleri becerileri pratiğe aktardığını bildiren hekimler kadar programdan fayda sağlayacağına inandıklarını vurguladı.
Sabri Ülker Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nur Baran Aksakal ise hemen her konuda olduğu beslenme alanında da büyük bir bilgi olduğunu belirtti.
Farklı platformlardaki beslenmeyle ilgili bilgi kirliliğine dikkati çeken Aksakal, bu alanda iletişim becerisi kazandıracak eğitimlerin yetersiz olduğunu belirtti.
Aksakal, "Bu da bu alanda hekimlere yönelik beslenme eğitimi ve beslenme iletişimi programlarının geliştirilmesini daha da önemli hale getiriyor. Bu nedenle gerek ailelerin gerekse ilk basamak sağlık kuruluşu olan aile hekimlerinin bu konuda eğitilmesi, gençlere ve çocuklara sağlıklı beslenme konusunda yol göstermesi bakımından büyük önem taşıyor." değerlendirmesini yaptı.