NTV televizyon kanalının canlı yayın konuğu olan Ak Parti Grup Başkanvekili ve Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal, Büyükşehir Belediyesi yasa tasarı ve muhalefetin bu konudaki eleştirilerine açıklık getirdi.

 

Şuan ilgili değişiklik önerisi TBMM İçişleri Komisyon’unda görüşülüyor. Dolayısıyla komisyon görüşmeleri esnasında bütün milletvekilleri ve tarafların yasanın Genel Kurula gelecek şeklini belirlemek, son taslağı ortaya çıkarmak için çalışmaları var. Bu durumda benim bir Grup Başkanvekili olarak, görüşmeleri devam eden bir yasayla ilgili görüş belirtmem doğru olmayacaktır düşüncesindeyim. Fakat bizim İçişleri Komisyonuna götürdüğümüz tasarı ile ilgili şunu söyleyebilirim; bugün Sayın Başbakanı ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Ak Parti İl başkanları toplantısında açıkladılar, “il sınırlarının büyükşehir olmasının herhangi bir sakıncası olmadığı gibi belediye başkanlığı görevinde de bulunmuş birisi olarak, biz hep şu sorunu yaşıyorduk.“ Şimdi Kahramanmaraş Belediyesi denildiğinde sadece Kahramanmaraş Merkez Belediyesi anlaşılıyor. Oysa diğer taraftan baktığınızda Afşin, Andırın, Çağlayancerit, Ekinözü, Elbistan, Göksun, Nurhak, Pazarcık ve Türkoğlu Kahramanmaraş olarak görünmüyordu. Şimdi Büyükşehir Kanunu’yla birlikte her yer Kahramanmaraş olacak. Bununla birlikte Büyükşehir Belediyesi bütün Kahramanmaraş ili sınırları içerisinde ki ilçelere hizmet verecek ve mücavir alan kalmayacak. Dolayısı ile İstanbul ve Kocaeli örneğinde olduğu gibi bu yapılanma ciddi bir gelişmenin ve bağlı bulunan ilçelerin, beldelerin, köylerin de gelişmesi ve hizmet alması perspektifinden bakıyoruz.

Biliyorsunuz Avrupa da köyler mahrumiyet bölgeleri değildir. AB ülkelerinde köyler şehirde olan hizmetlerin çoğunun erişilebilir olduğu yaşam alanlarıdır. Türkiye de son 60 yıldan beri köylerle ilgili birçok proje üretildi, planlamalar yapıldı. Ama İstanbul ve Kocaeli’nde gördüğümüz çok temel bir şey vardı: bu Büyükşehir Belediyesi modeli ile köylerimiz ve beldelerimiz hem eşit hizmet alabiliyor hem de gelişime, değişime ve büyümeye ortak olabildiği gibi eşlik ediyor.

Bu meselenin sistem değişikliğine yönelik, ideolojik bir boyutu söz konusu olmadığı gibi Türkiye’nin üniter yapısına dönük Büyükşehir kanunu herhangi bir tehlike oluşturması da söz konusu değildir. Türkiye Cumhuriyeti’nin “Eyalet Sistemine Geçmesi” başka bir şey Büyükşehir Modeli uygulamasına geçmesi ayrı bir şeydir. Kaldı ki, Büyükşehir Modeli Türkiye’de ilk defa uygulanmıyor ki. Hali hazırda uygulanan, uygulamanın devam ettiği iller mevcuttur. Türkiye’de 16 Büyükşehir vardır ve İstanbul ile Kocaeli hariç bu büyükşehir belediyeleri ‘Pergel Modeli’ dediğimiz 25 km2 alan içerinde ki yerleri kapsıyordu. Fakat biz şimdi yeni düzenleme ile İstanbul ve Kocaeli Modelini yaygınlaştırıp, il sınırlarını Büyükşehir belediye sınırları olarak belirlemeyi öngörüyoruz. Bununda tek bir amacı var; Büyükşehir olan il Manisa ise Manisa Büyükşehir Belediyesi, Kahramanmaraş ise Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, kendisine bağlı tüm yerleşim yerlerinin ilçe, belde, köy ayrımı yapmadan eşit hizmet alması için tasarlanmış bir yapı ve biz bu modelin diğer ülkelere de örnek teşkil edeceğini düşünüyoruz. Dolayısı ile bu düzenleme talebimizin herhangi bir şekilde eyalet ya da başka bir yapıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter yapısıyla ilişkilendirilmesini doğru bulmuyoruz.

Biz son yaptığımız 4. Olağan Büyük Kongremizde 63 maddelik bir deklarasyonda bulunduk biliyorsunuz. Uzun süreden beride Yerel Yönetimlerin güçlendirilmesi ile ilgili yürüttüğümüz çalışmalar var. Dolayısıyla Türkiye büyüyecekse, Türkiye eğer 2023 Vizyonuna, hedefine yürüyecekse Türkiye’nin Soğuk Savaş yıllarından kalan bir modelle büyümesi söz konusu değil. Türkiye’nin tüm yerleşim alanlarının tek merkezden yönetilmesi yerine güçlü yerel yönetimlerin öne çıktığı bir yapının ‘Büyük Türkiye’ için daha anlamlı olduğunu düşünüyoruz.

Editör: Haber Merkezi