6’ncı Ortadoğu Barış ve Güvenlik Forumu (MEPS 2025), Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) Duhok kentinde dün (18 Kasım) başladı.
Foruma IKBY Başkanı Neçirvan Barzani, Başbakan Mesrur Barzani, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile çok sayıda lider, diplomat ve akademisyen katıldı.
Forumun en dikkat çeken gelişmelerinden biri, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Abdi ile Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eş Başkanı İlham Ahmed’in katılımcılar arasında yer almasıydı.
“Abdi, çok yapıcı bir barış konuşması yaptı”
Forumda konuşan isimlerden Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, Abdi ve Ahmed’in ziyaretlerinin bölgesel ve uluslararası dengelere etkisini şöyle anlattı:
“Mazlum Abdi ve İlham Ahmed’in Duhok’ta düzenlenen ve IKBY Başbakanı Mesrur Barzani’nin organize ettiği MEPS Forumu’na katılmaları ve bunun bir gün önce IKBY Başkanı Neçirvan Barzani tarafından duyurulması çok önemli bir diplomatik ve siyasi gelişmeye işaret ediyor. Mazlum Abdi, ‘SDG Başkomutanı General Mazlum Abdi’ olarak tanıtıldı ve Türkiye’ye de yönelik çok yapıcı bir barış konuşması yaptı. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin Dış İlişkiler Sorumlusu İlham Ahmed de katıldığı panelde benzer mesajlar verdi.
“Her ikisi de yıl sonuna kadar Şam ile imzalanan 10 Mart Anlaşması’nın hayata geçirilmesi için gayret gösterdiklerini, bu amaçla Türkiye’ye de gelmek istediklerini, hiç kimseye karşı hiçbir saldırgan emel taşımadıklarını ve sadece kendi halklarını korumak amacıyla silah taşımış olduklarını vurguladılar. Duhok’ta en üst düzeyde ağırlanmaları IKBY’nin gerek Şam ve gerekse Türkiye nezdinde diplomatik girişimde bulunma hazırlığı olarak algılandı. Gerek Mazlum Abdi ve İlham Ahmed, gerekse de Mesrur Barzani, Türkiye’deki sürece büyük destek verdiklerini açıkladılar.”
Temel konu, SDG’nin orduya entegrasyonu değil”
Forumda, Abdi ve Ahmed ile görüşme fırsatı da bulduğunu belirten Çandar “Türkiye’den davet bekliyorlar. Bir süre sonra onları Türkiye’de görmek şaşırtıcı olmayabilir,” dedi.
Abdi ve Ahmed’in Türkiye ve Şam ile ilişkiler bağlamında verdikleri mesajlara da değinen Çandar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Şam ile temel anlaşmazlık, yönetim modeli üzerinde. Suriyeli Kürtler, ademi merkeziyetçi bir Suriye’nin ülkenin geleceğini güvence altına alacağını vurguluyorlar. Bunun için diyalog ve müzakereyi yol olarak gördüklerini belirtiyorlar. Temel konu, SDG’nin orduya entegrasyonu değil. Anayasal konularda anlaştıkları takdirde bu zaten olacak. SDG kimse için bir tehdit unsuru olmadığına göre, orduya entegrasyonu, bunun nasıl olacağı; görüşmeler sonucu ulaşılabilecek teknik bir konu.”
IKBY’nin Türkiye’deki sürece yaklaşımı
Çandar, IKBY yetkililerinin Türkiye’deki barış sürecine dair yaklaşımlarını ve kendisinin forumda yaptığı konuşmaya ilişkin sorularımızı ise şöyle yanıtladı:
“Feshedilmiş PKK’nin askeri varlığı IKBY topraklarında. O nedenle, sürecin hızla ilerlemesi ve olumlu sonuçlanması konusunda çok istekliler ve bu konuda gereken katkıyı verme düşüncesindeler.
“Benim yer aldığım panel, Avrupa’nın Irak’a yaklaşımı konuluydu. Ben, Türkiye-IKBY ilişkilerine benzer bir ilişkinin, gelecekte pekala Türkiye ile Suriyeli Kürtler arasında da mümkün olabileceği, Türkiye’deki sürecin başarısının bütün bölgeye olumlu bir etki yapacağı üzerinde durdum.”




