Afşin İlçe Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Boz, Ramazan ayında beslenme düzeninin büyük önem taşıdığını belirtti.
Ramazan ayı dolayısıyla açıklama yapan Afşin İlçe Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Boz, “11 Ayın sultanı Ramazan geldi. Uzun saatler aç kaldığımız, beslenme düzenimizin oldukça değiştiği bu dönemde dengeli beslenmek çok daha büyük önem taşıyor. Ramazan ayı için ilk oruç yarın tutulacak. Oruç tutan kişilerin beslenme düzeni, sıklığı ve tükettiği besin içerikleri değişeceği için, sağlıklı beslenme konusunda daha dikkatli olmak gerekiyor.” dedi.
Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğünde görevli Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülbeyaz Yanıktepe de, sağlıklı bir Ramazan ayı geçirilmesi için açıklamalarda bulundu.
Ramazan ile birlikte beslenme düzenin büyük ölçüde değiştiğini ifade eden Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülbeyaz Yanıktepe, ”Uzun süreli açlık ve sıvı tüketimindeki azalmayla birlikte metabolizma hızımız vücut sıvı dengemiz değişmektedir. Metabolizma hızımız yavaşladığı için ramazanda kilo almaya meyilli hale geliriz. Fakat doğru beslenerek kilo almadan daha az açlık ve susuzluk çekerek daha rahat bir ay geçirmemiz mümkün” dedi.
- Bunları yapmayın!
Ramazan ayında yapılan yanlışlara değinen Yanıktepe, “Öncelikle yapılan yanlışlarla başlayalım; iftarda tüm gün boş kalan mideyi bir anda tıka basa doldurmak, sahuru atlamak, ağır, yağlı besinler tüketmek, meyve sebze tüketimine dikkat etmemek, su yerine çay kahve ile sıvı ihtiyacını gidermeye çalışmak.
Peki yapılması gereken nedir?
Öncelikle sahur kesinlikle atlanmamalı mutlaka yapılmalıdır. Sahur kahvaltı gibi düşünülebilir. Sahurda protein ve sağlıklı yağlar ve lif açısından zengin bir menü tercih edilmesi kişinin tokluk süresinin uzamasını sağlar. Protein kaynağı olarak yumurta, peynir, süt, yoğurt ve bunlarla hazırlanan omlet, menemen, krep vs.tercih edilebilir. Zeytinyağı, çiğ badem, fındık, fıstık, ceviz ve avokado da sağlıklı yağ kaynakları olarak beslenmemize ekleyebileceğimiz yağlardır. Beyaz ekmek ve beyaz undan yapılan hamur işleri yerine tam tahıllı ekmekler ve yulaf ezmesi tercih edilmelidir. Bu besinler sizi uzun süre tok tutacak besinlerdir. Yine aşırı tuzlu baharatlı ve yağlı ağır besinler yemek sizin kısa sürede susamanıza neden olur. Bu yüzden özellikle peynir ve zeytin tüketirken dikkatli olmalı aşırı tuzlu ve yağlı yiyecekler tüketmekten kaçınmalıyız. Çay da kısa sürede susamanıza sebep olacağından sahurda çay içmek doğru bir karar değildir. Çay yerine yoğurt ayran kefir süt tüketilebilir. Bunlar sizi hem tok tutar hem de kısa sürede susamanızın önüne geçer. Yeterli miktarda lif alabilmek için de mutlaka sahurda da iftarda da sebze tüketimine özen göstermeliyiz.” açıklamasında bulundu.
İftarda yavaş yemek yenilmesini öneren Yanıktepe, şunları söyledi:
“İftarda ise oruç ılık su ile birkaç hurma veya bir kase çorba ile açıldıktan sonra bir süre yemeğe ara verilmelidir. Tokluk hissi hemen gelen bir his değildir bu nedenle olabildiğince yavaş yemek uzun süre aç kalan midemizi rahatsız etmemek için yemekleri çok çok iyi çiğnemek gereklidir. İftarda da yine yağlı yemekler kızartmalar kavurmalar yerine daha hafif ızgara haşlama buğulama veya fırında et tavuk balık tercih edilmelidir. Bu dönemde sebze tüketimi ihmal edilmemeli sofrada bir çeşit sebze yemeği bulundurulmalıdır. Sebze yemeği yoksa bile herkesin bir büyük kase salata tüketmesi gereklidir. Yine haftada iki gün kurubaklagil tüketiminde fayda vardır.
İftardan sonra bir ara öğün yapılıp bu öğünde mevsim meyveleri tüketilmelidir. Uzun süreli açlık sonucunda canınızın normalden daha fazla tatlı istemesi kesinlikle normaldir. Fakat şerbetli tatlılar yerine porsiyon kontrolüne dikkat edilerek sütlü tatlılar tercih edilmelidir.
Ramazan ayında en önemlisi ise sudur. İftarda mide bir anda su ile doldurulmamalı birkaç yudum su ile oruç açıldıktan sonra yemek yenmelidir. Yemek bittikten bir müddet sonra sahura kadar geçen sürece yayılarak günlük en az 2 litre su tüketilmelidir. Unutulmamalıdır ki çay kesinlikle su yerine geçmez nasılsa çay içiyorum o da sıvı gibi bir düşünceyle su tüketimi ihmal edilmemelidir.”
