"Sadece Sahayı Emniyetli Hale Getirmek 8-10 Ay Sürer"

"Sadece Sahayı Emniyetli Hale Getirmek 8-10 Ay Sürer"

"Sadece Sahayı Emniyetli Hale Getirmek 8-10 Ay Sürer"

"Sadece Sahayı Emniyetli Hale Getirmek 8-10 Ay Sürer"

04 Nisan 2011 Pazartesi 09:27
4064 Okunma

Çöllolar Kömür Sahası'nı işleten Park Teknik A.Ş. Genel Müdürü Şeref Göksu, göçük alanında toprak kaymamalarının halen devam ettiğini, bu nedenle iş makinelerinin sahaya sokulamadığını belirterek; “iş makinesiyle çalışma yapabilmeniz için halen ayakta kalan, yıkılmamış olan şevlerin  çok geriden, emniyetli bir yerden alınarak oranın tamamen inceltilmesi ve emniyetli bir hale  getirilmesi 8-10 ay sürer” dedi.
 
Afşin-Elbistan B Termik Santrali'nin kömür havzası Çöllolar Kömür Sahası'nda 10 Şubat 2011 Perşembe günü meydana gelen ve 10 kişiye mezar olan göçüğün üzerinden 1,5 ayı aşkın bir zaman geçti ama toprak altındaki 9 kişi halen çıkarılamadı.
 
Ölüm çukurunda toprak hareketliliğinin devam etmesinden dolayı can güvenliği olmadığı için tüm giriş-çıkışlara kapanan Çöllolar Kömür Sahası'nda arama-kurtarma çalışmaları yapılamazken, sahayı işleten park Teknik A.Ş., Genel Müdürü Şeref Göksu, sahadaki son durum ve çalışmalar hakkında bir değerlendirme de bulundu.
 
Göksu; “Doğa Kendini Emniyete Alana Kadar Hareketlilik Devam Edecek”
10 Şubat 2011 tarihinde meydana gelen göçüğün uydu fotoğraflarına bakıldığında göçüğün büyüklüğünün açıkça görüldüğünü belirten Park Teknik A.Ş. Genel Müdürü Şeref Göksu; “Heyelandan sonra heyelan bölgesinde aşağı-yukarı 60-70 metrelik, açıları 90 dereceye yakın dik keskin şevler oluştu. Doğa, kendisini mutlaka tabi haline alması için oradan akmalar ve yavaş yavaş hareketler devam edecektir ta ki kendini tamamlayıp emniyete alana kadar, o şevler belli bir seviyeye gelinceye kadar bu hareketlilik devam edecektir” dedi.
 
“Onları Çıkarmak Çok uzun Zaman Alacak”
Göçükten sonra başlayan yağışların olumsuz bir ortam oluşturduğunu belirten Göksu, fotoğrafa bakıldığında göçüğü, ocağın 550 metre gerisinden başladığının açıkça görüldüğünü söyledi. Göksu; “Orada yatan kardeşlerimizin bir an önce çıkarılıp ailelere teslim edilmesi hepimizin arzusu ama orta da bir gerçek var. Büyük bir heyelan, büyük bir toprak kayması, milyonlarca metreküplük bir malzemenin olduğu yerde çok uzun bir zaman alacaktır onları oradan çıkarmak. Çünkü başlangıçta yerlerinin tespit edilmesi amacıyla bir çalışma yapılmıştı. AKUT ekipleri, arama-kurtarma ekipleri, bizim Çayırhan'dan getirdiğimiz kapalı ocaklardaki göçükler kalan insanları çıkarmak konusunda deneyimli 28 kişilik bir ekip geldi. Bunların tamamı yüzeysel çalışma yapıyordu. Daha sonra letli çalışmalar da yaptık. Toprak altında bulunan arkadaşlarımızda cep telefonları ve telsizler bulunduğu için GSM operatörlerini, Aselsan'dan konusundan uzman ekipler getirdik, Almanya'dan insansız helikopterle yine 30 metre derinlikte sinyal veren metal cihazlar tespit edilmeye çalışdı ama o da başarıya ulaşamadı. Yer tespiti yapılamadığı için de şu anda arama-kurtarma çalışması yok. Hava şartları da buna müsaade etmiyor. Oradaki insanların yerleri belli olmadığı için iş makinesiyle bir çalışma yapamazsınız” dedi.
 
“Elemanlarımızın Yerin Altından Çıkarılmasıyla İlgili Bir Çalışma Yok”
Gerek 6 Şubat'taki, gerekse de 10 Şubat'taki göçükte toplam 11 işçinin hayatını kaybettiğini hatırlatan ve şirket olarak büyük üzüntü duyduklarını belirten Göksu; “Oradaki arkadaşlarımıza Allah rahmet eylesin, ailelerine Allah sabır versin. Kendimi onların yerine koyduğum zaman biran evvel yakınlarının mutlaka ölü de olsa ona kavuşmak, onu görmek, onu mezarı diyebileceği bir yere defnetmeyi tabii ki isteyecek ama şartlar öyle değil. Şartlar çok ağır olduğu için buradaki insanları iş makinesiyle çıkarmaya kalktığın zaman yeri belli olmadığı için orada insanlara da zarar vereceksin. Çünkü nerede olduğunu bilmiyorsun, büyük makinelerle kazacaksın. Kazma-kürekle kazılacak gibi bir yer değil. Bu konuda tabi yetkililerin tavrı bizim için de önemli ne düşünüp ne söyleyeceklerini de bilemiyoruz o konuda. Şu anda yerin altında kalan elemanlarımızı çıkarılmasıyla ilgili şu an için bir çalışma yoktur” dedi.
 
“Teknolojinin Bütün İmkanları Seferber Edildi Ama Başarılı Olmadık”
Bu açıklamalarının ardından '9 işçiyi oradan çıkarmak imkansız gibi mi görnüyor?' sorusun üzerine Şeref Göksu; “Dünyada imkansız diye bir şey yoktur ama şuan ki haliyle çıkarmaya kalktığın zaman, oraya kendi halinde akmış olan toprağın yapısını değiştireceksin, dokunduğun da yada herhangi bir harekette tekrar yeni kaymaların ve heyelanların olmayacağı konusunda  hiç kimse garanti de veremez. Halbuki iş makinesiyle çalışma yapabilmeniz için halen ayakta kalan, yıkılmamış olan şevlerin çok geriden, emniyetli bir yerden alınarak oranın tamamen inceltilmesi ve emniyetli bir hale getirilmesi 8-10 ay sürer. Ondan sonra ancak heyelanın olduğu bölgeye girersin ama nereye gireceksin? Nerede olduğunu bilmiyorsun. Çünkü 2-2,5 kilometrekarelik bir alan içerisine yayıldığı için nerede olduğunu da bilemiyorsun. Önce yer tespitine uğraşıldı, yer tespitiyle ilgili teknolojinin bütün imkânları seferber edildi ama maalesef bu konuda başarılı olmadık” şeklinde konuştu.
 
“Anıt Mezar, Yetkililer ve Ailelerin Karar Vereceği Bir Konu”
Çöllolar Kömür Sahası'nda toprak hareketliliğinim devam etmesi, 9 kişinin ölüm çukurunun neresinde olduğunun bilinmemesi, iş makineleriyle yapılacak olan çalışmalarda cenazelerin iş makinelerince parçalanabileceği gibi birçok nedenden dolayı Çöllolar'a 9 kişinin isminin yazılacağı anıt mezar gündemde.
Park Teknik A.Ş. Genel Müdürü Şeref Göksu, anıt mezar konusunda düşüncelerinin sorulması üzerine ise şunları söyledi; “Örnekleri olduğunu duydum ama bu konu bizim konumuz değil. Bu konu özellikle cenaze sahiplerimizin ve yetkililerin kararı diye düşünüyorum. Çünkü bu konu tamamen bizim dışımızda olan bir konu. Bu konuya sıcak bakan da var, 'biz mutlaka oradan çıkarılmasını istiyoruz' diyen aileler de var. Ama o insanların ekmeğinin peşinde, çocuğunun rızkını temin etmek için gittiler oraya ve inancımıza göre o insanlar şehit. Onlar ora da şehit. Tabi orada o insanların daha sonra isimleri yazılarak tarihte öyle bir anılmalı tabiî ki güzel bir şey ama bu karar bizim verebileceğimiz bir karar değil. Bu karar orada yatan 9 tane kardeşimizin, ailelerinin verebileceği bir karar, onların istekleri ve kararları doğrultusunda yine yetkililerin verebileceği bir karar. Bu kararı biz sadece düşünüyoruz ama böyle bir karar verme yetkimiz yoktur” dedi.
“Günlük 19 Bin Metreküp Su Çekiyoruz”
Hurman Çayı'nın yatağının değiştirilmesi ve bölgede yapılan susuzlaştırma çalışmaları hakkında da bilgi veren Göksu; “2,5-3 metreden sonra çok kalın bir kil tabakası var. Yani Hurman Çayı'nın tabanı tamamen kil kaplı. Kil, geçirgen olmayan bir özelliğe sahiptir. Biz, oradan su hareketliliğinin Hurman'dan ocağa indiği kanaatinde değiliz. O tarafa doğru çatlaklar ilerlediği için, o çatlaklar eğer devam eder üçüncü bir heyelan olursa Hurman Çayı tamamen ocağın içine döner diye, bu endişe ile Hurman Çayı'nın yatağını değiştiriyoruz. Bunu da bütün kamuoyunun bilmesinde fayda var. Ayrıca bizim bölgede susuzlaştırma çalışmamız devam ediyor ve şuan bizim 313 tane pompamız faal durumda, yine ocak içerisine yüzey suyu dediğimiz kar, yağmur sularından biriken suları dalgıç pompalarla boşaltıyoruz. Daha önceden de biz ocak çalışmaları devam ederken heyelandan öncede aşağı-yukarı 500-600 bin metreküp civarında bir su atıyorduk şuanda da günlük 18-19 bin metreküp su çekiyoruz. Bu susuzlaştırma ocağın emniyeti ve heyelan bölgesinde herhangi bir su birikmesin diye emniyet amacıyla bu tür çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
Şeref Göksu son olarak göçüğün ardından hiçbir işçi çıkarmadıklarını da sözlerine ekledi.
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner457

banner372

banner432

banner464

banner373