PKK'nın Türkiye ile doğrudan mücadeleye giremeyen ülkelerin taşeronluğunu yaptığını belirten AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "Bölgesinde etkisini artıran, söz sahibi olan, Arap baharı uyanışıyla birlikte de bölge için bir model, ilham oluşturan Türkiye'yle PKK terör örgütü üzerinden bir savaş veriyorlar" dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, BDP'nin PKK'lılaştığını dile getirerek, "BDP, PKK'laşırken PKK'ya da toplumsal bir meşruiyet kazandırmaya çalışıyor" dedi. Yeni Şafak'a konuşan Ünal, hiçbir zaman çözümden yana olmayan PKK'nın, son gelişmelere bakıldığında açık bir şekilde şiddet ve silahı çözüm aracı olarak gördüğünü ortaya koyduğunu söyledi. Terör örgütünün Güneydoğu sorununun sonucu olduğu tezinin doğru olmadığını belirten Ünal, "Çünkü terör örgütü eğer bölgedeki sorunların sonucu olsaydı sorunlar çözüldükçe terör olaylarında azalma olması gerekirdi. Oysa 10 yıl içerisinde bölgede hak ve özgürlükler alanında hem ekonomik hem sosyo-kültürel alanda çok ciddi iyileşmeler sağlandığı halde terörde bir azalma yok tam tersine bir artış söz konusu" diye konuştu.

ÖRGÜT TAŞERONDUR

Kürt kökenli vatandaşlarımız ile terör örgütünün hiçbir şekilde uzaktan yakından alakasının olmadığını vurgulayan Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tam tersine terör örgütü ne yapıyor; bölgedeki sorun üzerinden kendisine meşruiyet zemini oluşturmaya çalışıyor. Bölgedeki sorun üzerinden kendisine bir terör gerekçesi oluşturuyor." Terör örgütünün Türkiye ile doğrudan mücadeleye giremeyen ülkelerin taşeronluğunu yaptığını belirten Ünal, şunları söyledi: "Terör örgütü Türkiye'yle direkt mücadele edemeyen, Türkiye'yle direkt bir savaşı göze alamayan bölgedeki güçlerin taşeronluğunu yapıyor. Yani bölgedeki güçler PKK terör örgütü üzerinden Türkiye ile savaşıyorlar. Bölgesinde etkisini artıran, söz sahibi olan, Arap baharıyla birlikte de bölge için bir model, bir ilham oluşturmuş olan Türkiye'yle, PKK terör örgütü üzerinden bir savaş veriyorlar."

HEDEFLERİ İSTİKRARSIZLIK

PKK'nın bölgedeki gelişmeleri kullanarak ülkemize karşı topyekün bir saldırı başlattığını dile getiren Ünal, Türkiye'nin istikrarından rahatsız olan PKK'nın AK Parti iktidarını açık bir hedef olarak gösterdiğini söyledi ve bunun nedeninin birliğin, beraberliğin ve istikrarın alternatifsiz adresi olmasına bağladı. Mahir Ünal, "AK partiyi yormak, yıkmak kime fayda sağlayacak? Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak isteyenlere fayda sağlayacak. Şimdi bakıyorsunuz terör örgütü bunu yapmak istiyor. Esed bunu yapmak istiyor. Esed diyor ki 'Türk halkı benim yanımda'. Esed'in Türk halkı dediği ve kimleri kastediyor diye baktığınızda tek tek görüyorsunuz" dedi.

BDP teröre meşruiyet kazandırmak istiyor

BDP'lilerin son dönemde PKK ile olan yakınlaşmasına da değinen Ünal, 'BDP, PKK'lılaşıyor. BDP bunu yaparak PKK'ya meşruiyet kazandırmaya çalışıyor. PKK silahla toplumu terörize ederken, BDP de siyasetle terörize etmeye kalkışıyor. BDP-PKK kucaklaşması bunun en somut göstergesi" dedi. Terör örgütünün, BDP'nin kapatılmasını istediğini partililerin de buna 'kucaklaşarak' zemin hazırladığını ifade eden Ünal, 'Bu terör örgütünün stratejisinin bir parçası.

PKK bunun üzerinden dönüp diyecek ki bakın sizin seçtiğiniz milletvekillerine ne yaptılar, sizin iradenizi mahkum ettiler diyecek. Terör örgütü kendini beslemek için kendisine gerekçe üretiyor" diye konuştu. BDP'li vekillerin dokunulmazlığının kaldırılması tartışmalarına da açıklık getiren Ünal, savcılığın tepki çeken kucaklaşmayla ilgili işlemleri başlattığını belirterek, parti kapatmayla dokunulmazlığın kaldırılmasının birbirine karıştırılmaması gerektiğini söyledi.

Saldırıları zaman ayarlı

Terör örgütünün kamuoyunda infial oluşturmak için özellikle akşam haberlerine çıkacak şekilde saldırıda bulunduğunu belirten Ünal, "Terörle mücadelenin psikolojik yönü çok önemli. PKK'lı teröristlere, telsiz konuşmalarında saldırıların akşam haberlerine yetişecek şekilde yapılması talimatları veriliyor. Terör saldırıları medyada yer almadığı zaman bir anlam ifade etmiyor. Bu nedenle bu haberlerin medyada veriliş tarzı önemli. Terörle mücadele eden ilk ülke biz değiliz. İspanya, İngiltere, ABD aynı şekilde terörle mücadelenin şekli, biçimi, niteliği, çerçevesi biliniyor" dedi.

Başbakan'dan hasta ziyareti

Başbakan Erdoğan Sarıyer-Çayırbaşı Tüneli açılış töreninin ardından Beşiktaş'taki Çalışma Ofisi'ne geçti. Bir müddet ofiste kalan Erdoğan akşam saatlerinde oğlu Bilal Erdoğan ve torunu ile ofisten ayrıldı. Erdoğan'ın daha sonra Koşuyolu'nda bulunan ve daha önce iki kez ameliyat olduğu Özel Medipol Hastanesi'ne gittiği öğrenildi. Başbakanlık kaynaklarından alınan bilgiye göre Erdoğan, hastanede tedavi gören bir yakınını ziyaret etti.

 

Editör: Haber Merkezi