Kahramanmaraş’ta dün meydana gelen 5.1 şiddetindeki depremin ardından, sarsıntılar halen devam ediyor. Yaşanan depremlerin sismik hareketliliğin fazla olmasından kaynaklandığını ifade eden JMO Adana Şube Başkanı Melih Baki, bu durumun dikkatle incelenmesi gerektiğini söyledi.
Kahramanmaraş’ın Arap, Afrika ve Anadolu plaka ve levhalarının çarpışma noktasında bulunduğunu kaydeden Baki, İHA muhabirine yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Biz bu durumu yayımladığımız raporda da anlattık. Doğu Akdeniz Bölgesinde yani Kahramanmaraş, Osmaniye, Ceyhan ve Adana’da son 4 yıldır sismik aktivite normalin üzerinde. Bu hareketlilik de meydana gelen depremlerle kendini gösteriyor. Bilindiği üzere Türkiye’deki bütün deprem hareketleri Kahramanmaraş’taki üçlü eklem sistemi üzerinden yapılıyor. Maraş, Arap, Afrika ve Anadolu plakalarının çarpışma noktasında bulunuyor. Son yaşanan depremler, bölgedeki hareketliliğin dikkatle incelenmesi gerektiğini gösteriyor.”
Deprem faylarının da insan gibi özellikler taşıdığına vurgu yapan Baki, Kahramanmaraş’taki bu hareketliliğe rağmen Hatay’dan 4 yıldır sinyal alamadıklarını işaret etti. Bu iki durumun da riskli olduğunu ve Hatay’da da enerji birikimi yaşandığına dikkat çeken Baki, “Doğu Anadolu Fayı Kahramanmaraş’ta üçe ayrılır. Birinci kol, Hatay-Hassa’dan Lut Gölü’ne kadar uzanır. İkinci kol, İskenderun Körfezi'ne iner. Üçüncü kol ise Karataş-Yumurtalık fayıyla birleşir. Faylarla ilgili şöyle bir örnek vermek gerekirse, bir çocuk sabah uyanır asabidir, sinirlidir, ortalığı ayağa kaldırır, işte bu Maraş fayı. Bir çocuk ta sabah kalkar, sessizdir, sakindir ama problem vardır. İşte bu da Hatay fayı. Hatay’da böyle sessiz ama 3 yıldır enerji biriktiriyor ve büyük risk taşıyor” diye konuştu.
Baki, kamuoyunda oluşan bu tür depremlerin faylardaki enerjiyi azaltarak, büyük bir depremi engellediği kanısına ilişkin yöneltilen bir soruya ise, “Böyle bir bilimsel kaide yok” yanıtını verdi. Yaşanan depremlerin kırık ilerleme hareketi olduğuna dikkat çeken Baki, “Bu depremler fayın kırık ilerleme hareketidir. Kırık ilerlerken önündeki engellerin büyüklüğü nispetinde de depremler yaşanıyor. Bu durum yeni faylarda oluşturabilir. Enerjinin azalması ise ancak büyük depremlerin ardından yaşanan artçılarda olur. Ancak Kahrmanmaraş’taki depremler tektonik hareketlilikten. Onun için dikkatli olmak zorundayız. Çünkü deprem, ‘ben varım, her an her şey olabilir’ diyerek bize mesaj veriyor” ifadelerini kullandı.
Belediyelerin de depreme dayanıklı binalar yapılması için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini kaydeden Baki, tarihin en büyük depremlerinin Doğu Akdeniz’de yaşandığını anımsattı. Baki, bakanlığın da bu konuyu yakından takip etmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Öte yandan Kahramanmaraş’ta dün geceden bu yana 83 adet deprem meydana geldi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Ulusal Deprem İzleme Merkezi (UDİM) kayıtlarına göre, bu depremlerin 52 tanesini ise 2 ve üzerindeki sarsıntılar oluşturdu. Bu depremlerden en şiddetlisi ise gece saat 02.15.’te Çiçek Pazarcık merkez üssü olan 4.1 büyüklüğündeki deprem oldu. Yerin 8,6 kilometre altında meydana gelen bu depremden sonra 3.9 ve 3.7 büyüklüğünde 2 deprem daha yaşandı.
Editör: Haber Merkezi