"Doğal Afet Demekle Doğal Afet Olmaz"

TBMM Başkanvekili AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, Çöllolar Kömür Sahası’nda meydana gelen göçükle ilgili yürütülen çalışmaları değerlendirdi.

"Doğal Afet Demekle Doğal Afet Olmaz"

TBMM Başkanvekili AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, Çöllolar Kömür Sahası’nda meydana gelen göçükle ilgili yürütülen çalışmaları değerlendirdi.

01 Mart 2011 Salı 09:39
14513 Okunma

TBMM Başkanvekili AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, Çöllolar Kömür Sahası’nda meydana gelen göçükle ilgili yürütülen çalışmaları değerlendirdi. Çalışmaların devam ettiğini belirten Pakdil, Cinerler’in göçük olayını ihmalden uzaklaştırıp doğal afet göstermeye çalıştığı yönündeki iddialarla ilgili olarak; “Bir yerin doğal afet bölgesi ilan edilmesi için belirli şartları vardır. Onlara ilgili uzmanlar, teknik mühendisler araştırma, inceleme yaparak karar verirler. ‘Doğal afet’ demekle hemencecik doğal afet olması söz konusu olmaz” dedi.
TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil, 10 Şubat 2011 Perşembe günü Çöllolar Kömür Sahası’nda 1 kişinin ölümü, 9 kişinin de toprak altında kalması ile sonuçlanan göçükle ilgili olarak Afşin’de kriz masasından çalışmalardaki son durum hakkında bilgi aldıktan sonra Elbistan’a geçti.
“Alman Ekibin Yaptığı Çalışma, MTA’nın Yaptığı Çalışmanın Benzeriydi”
Burada Belediye Başkanı Avukat Durmuş Küçük’ü ziyaret eden Pakdil, daha sonra bölgede çalışma yapan MTA yetkilileri ile görüştü. Görüşmenin arından basın mensuplarına göçük altında kalanları çıkarmak için yürütülen çalışmalarla ilgili bir değerlendirmelerde bulunan Pakdil, MTA’dan gelen uzmanların bölgede ciddi bir çalışma yaptığını belirterek; “Sonrasında Park Teknik’in Almanya’dan getirmiş olduğu bir ekip vardı. Bu ekip de çalışmalarını yaptı. Helikopter vasıtasıyla yerden kumandayla yapılan bir çalışmaydı. Onların yapmış olduğu çalışmalarda MTA’nın yaptığı çalışmaların bir benzeriydi. Elektro manyetik dalgalarla, yer radarlarıyla birlikte arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyorlar. O gelen ekiple de belirli kısım müzakereleri de yaptılar” dedi.
“Yağmur Nedeniyle Kaymalar Var”
6 Şubat’taki göçükte 20 milyon, 10 Şubat’taki göçükte de 50 milyon metreküplük bir toprak kaydığını, bunun da 105 milyon tona tekabül ettiğini belirten Pakdil; “Malumunuz burası hakikaten büyük bir göçük alanı. 20 milyon metreküp ilk olayda, 50 milyon metreküp de ikinci olayda bir kayma, bir göçük var. Yani yaklaşık 70 milyon metreküp o da yaklaşık 105 milyon metreküp ton toprağa tekabül eden bir alan. MTA Genel Müdürlüğü mensubu olan arkadaşlarımız, göçükte kayan tahrik istasyonları, bant yolları, dozerler, minibüs gibi metallerin nokta tespitlerini sürdürüyorlar. Malumunuz kömür sahasında killi bir alan var ve çok da ciddi bir yağış olduğu için orası şu an kayıyor ve bu arkadaşlarımızın çalışmalarını engelliyor. Havalar müsait ettiği zaman tekrar bu çalışmalarına devam edecekler. Arkadaşlarımız görgü tanıklarını yakinen dinlediler, onlarla görüştüler, bu kazaya uğrayan ama hayatta olan, kurtulan kardeşlerimizle görüştüler. Dolayısıyla teknolojinin tüm imkanlarıyla bu çalışmalarını belirli alanlarda yoğunlaştırarak devam ediyorlar. Bu anlamda kurtarma çalışmalarına gayret teşkil edecek olan verileri elde etmeye çalışıyorlar” dedi.
“100 Bin Metre Sondaj Yapılacak”
 Göçükten sonra sahanın altındaki suları drene eden pompaların birçoğu çalışmazken, Hurman Çayı’nında göçük altındaki suyu beslediği tahmin ediliyor ve bu nedenle şu anda tüm sahanın altında yaklaşık 60 milyon metreküplük bir su biriktiği belirtiliyor. TBMM başkan Vekili Nevzat Pakdil, MTA’nın bu suyun drene edilmesi için de çalışmalar yapacağını söyledi. Pakdil; “Yine Sayın bakanımızın talimatıyla buraya gelmiş olan MTA Genel Müdürlüğümüzden arkadaşlarımız var. Onlar da sondaj çalışmaları yapıyorlar. Teknik tabirle susuzlaştırma çalışması yapıyorlar. Bu konuda çok yoğun gayret sarf ediyorlar. Teknik arkadaşlarımızın ifade ettiğine göre burada 100 bin metre bir sondaj yapılacak. 100 bin metre çok ciddi bir rakam yani her bir kuyuyu ortalama 200 metre kabul ederseniz 500 tane bir kuyu açmaları söz konusu. Arkadaşlarımız bu anlamda buradaki suyu tahliye etmeye uğraşacaklar. Yani bölgedeki yerleşim yerlerinin, santrallerin, diğer yerlerin güvenliğinin temin etmesi bakımından bu gerekiyor” dedi.
“Doğru Olan Neyse O Yapılacaktır”
Göçükle ilgili Enerji ve Çalışma Bakanlıkları ile Afşin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma ve incelemelerin devam ettiğini belirten Pakdil, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Basında yer alan bazı iddialar göre Cinerler ile EÜAŞ arasında imzalanan sözleşmenin bir maddesine göre sahada meydana gelebilecek herhangi bir doğal afetten Cinerler’in sorumlu olmayacak ve maddi kayıpları Cinerler karşılamayacak. Cinerler şimdi bu olayı doğal afete çekmek için sahanın etrafındaki yerleşim yerlerinin mahalle ve köy muhtarlarıyla işbirliği yaparak bölgenin doğal afet ilan edilmesi için çalışma başlattığı iddialarının hatırlatılması üzerine Nevzat Pakdil şunları söyledi; “Bir yerin doğal afet bölgesi ilan edilmesi için belirli şartları vardır. Onlara ilgili uzmanlar, teknik mühendisler araştırma, inceleme yaparak karar verirler. ‘Doğal afet’ demekle hemencecik doğal afet olması söz konusu olmaz. Eğer çalışan arkadaşların öyle bir kanaatı meydana gelirse, onları kendileri değerlendirirlerse o husustaki uzman olan, bilgili olan, yeterliliği olan arkadaşların görüşlerine itibar edilmesi lazım. Basında böyle bir şey ifade edildi ama şunu ifade etmek istiyorum, doğru olan neyse o yapılacaktır. Doğrunun dışında hiçbir şey yapılmayacaktır. Yani ilmin, irfanın, tekniğin, bilginin söylediği hakikatler neyse, ilgili teknik elemanların dedikleri neyse o husus tatbikat sahasına konacaktır. Yani hemencecik böyle bir şey söylemekle böyle bir husus olmaz. Farklı olan bir husustur. Mesela oradaki yaşam alanlarının kontrolünü gittikçe kaybetti., tabi büyük bir göçük alanı var, diğer şartlar. Belki oradaki vatandaşların da bu anlamda talepleri olabilir ama bu talepleri ilgili kurumlar, ilgili teknik elemanlar vasıtasıyla değerlendirerek verecektir” dedi.
“Mühendis Arkadaşlarımız En Doğru Raporu Verecektir”
Göçük olduğu ilk günden bu yana toprak altında kalan işçilerin yakınları göçük alanına gelen yetkili ve ilgililere sürekli ‘suçu toprak altında kalan 2 mühendise atmasınlar’ şeklinde sözlerinin hatırlatılması üzerine Pakdil; “Bu şekilde bir ifade o mühendis arkadaşlarımızın acısını büyütür. Burada kimin kusuru olduğu çalışmalarda ortaya çıkacaktır. ‘Bu arkadaşların üzerine yıkıldı iş kapatıldı’ gibi bir ifade olmaz çünkü burada bütün çalışan arkadaşlarımızın, mühendislerin vereceği raporla bu işler ortaya çıkacak. Onlar kimsenin hatırı için, bilmem ne için öyle rapor vermezler. Mühendis arkadaşlarımız en doğru raporu vereceklerdir. Gördükleri kusur varsa hepsinin tespitlerini yaparak ortaya koyacaklardır” dedi.
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner457

banner372

banner432

banner464

banner373