Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz hafta sonu Afşin’e gelerek Altunelma Kasabası ve Afşin Atatürk Caddesinde miting düzenledi.
Hükümete eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu termik santrallerde bölge insanının istihdam edilmesi gerektiğini belirtti.
CHP Genel Başkanı olduktan sonra yurt gezilerine hız veren ve 12 Eylülde yapılacak olan referandum öncesi vatandaşı “Hayır” oyu vermeye çağıran Kılıçdaroğlu geçtiğimiz hafta sonu Afşin’e geldi.
İlk olarak Altunelma kasabasında vatandaşlara seslenen Kılıçdaroğlu AK Partinin ‘sorunları çözeceğiz’ sözünü vererek iktidar olduğunu ancak sekiz yıl geçmesine karşın hiçbir sorunun çözülmediğini söyledi.
Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü; “Sekiz yılın sonuna baktığımızda çifti alın terinin sonunda ürettiğinin karşılığını alabiliyor mu? Hayvancılık iyi durumda mı? Bölgede Afşin-Elbistan Termik Santrali var, yine bölgede de işsizlik var. Kendi kendinize sormuyor musunuz burada termik santral var ama dışarıdan işçi getiriyorlar. Bunu kabul ediyor musunuz? Kabul etmiyorsanız önümüzde bir fırsat var. 12 Eylülde sandıkta ‘hayır’ oyu kullanmalısınız. Hayır’da hayır var” dedi.
Kılıçdaroğlu konuşmasının sonunda; “CHP Genel Başkanı olarak geldiğim Altunelma Kasabasına Başbakan olarak geldiğim takdirde Altunelma ve Arıtaş Kasabaları arasındaki yolun temelini bizzat gelip atacağım” dedi.
“Afşin Türk Sanayisinin önemli merkezlerinden birisidir”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Altunelma Kasabasındaki programın ardından Arıtaş Kasabasına geçerek kısa süre vatandaşlarla sohbet etti. Buradan Afşin’e geçen Kılıçdaroğlu Afşin’in sanayi bölgesi olduğunu ve yer altı kaynaklarının en iyi şekilde bölgede kullanıldığını söyledi.
Kılıçdaroğlu; “Afşin’de işsizlik sorunu varken dışarıdan işçi getirmek kimin kitabında yazar? Recep Beyin kitabında yazar. Afşin'de fabrika var ve çalışıyor. İki ünitesi çalışıyor. İşçisi de var. Diyor ki Afşin’i defterden sildim başka yerden işçi getireceğim. Buna isyan ediyorum isyan. Recep Bey mangalda kül bırakmıyor. Konuşuyor habire. Afşin’e gel de bir sor bakalım Afşin’de işsizler ne yapıyor?
Sekiz yıldır ülkeyi yönetiyorlar. Allah aşkına bu sekiz yılda esnaf hayatından memnun mu? İşçi hayatından memnun mu? Emekli hayatından memnun mu? Peki bir iktidar neden iktidar olur. Ülkenin sorunlarını çözmek için iktidar olur. Bunlar ülkenin sorunlarını çözmek için değil yeni sorunlar katmak için iktidar oldu. Ve bunlar halk fakirleşirken, yoksulluk artarken köşeyi döndüler. Havuzlu villalarında oturuyorlar. Sırtlarını halka döndüler şimdi hesap vermekten kaçıyorlar. Başbakan gidiyor Hatay’da şehitlerimiz var, terör biterse biz ayrılmayı düşünüyoruz. 1984’ten beri terör var diyor Başbakan. Yani bundan sonra da terör olabilir diyor başbakan. Sen orda niye duruyorsun? Açılım politikasıyla bu ülkeyi bölmedin mi? Nedir bu açılım politikası? Afşinli kardeşim kendine sormayacak mı? Sayın Başbakan sen bir açılım politikası yaptın, ülkeyi ikiye böldün. Ülkede kardeş kavgası yarattın. Bunların hesabını sormayıp da ne yapacağız? Şimdi aklı başına gelmiş; biz gitsek terör biter mi bitmez mi diyor. Unutma Recep Bey, sen gidersen bu ülkede terör biter. Sen gidersen bu ülkeye huzur gelir. Neden huzur gelir biliyor musunuz? Çünkü biz siyasetten zenginleşmeyeceğiz dedik. Çünkü biz siyasette halk için çalışacağız dedik. Çünkü biz emekli için, esnaf için, işçi için çalışacağız dedik. Bunun yaptığı gibi yapmayacağız. Çocuklarımız onun çocukları gibi zenginleşmeyecek. Biz onlar gibi zenginleşmeyeceğiz. Biz halka hizmet edeceğiz.
Şimdi bakıyorsunuz mangalda kül bırakmıyor Başbakan. Her gittiği yerde bizi suçluyor. Neymiş biz teröre destek veriyormuşuz. Biz destek vermiyoruz. Biz terör konusunda aklını başına al Başbakan diyoruz, bunu hatırlatıyoruz. Ama yapmıyor. Şimdi halkın gündeminde işsizlik var, yoksulluk var, çalışanın gündemine aldığım aylık yetmiyor var, emeklinin gündeminde maddi sorun var. Ne diyorlar şimdi, efendim biz anayasayı değiştireceğiz, anayasayla ne yapacakmışız demokrasi gelecekmiş. Afşin meydanından Başbakan’a soruyorum. 2002’den önce Afşinliler telefonla nasıl konuşuyordu? Şimdi telefonlarla rahat konuşuyor musunuz? Vatandaşlar diyor ki, biz telefonla konuşamıyoruz. Çünkü bizim telefonlarımızı dinliyorlar. Bu hükümet telekulak hükümetidir. Afşinli kardeşlerime soruyorum; esnafımız, işsizimiz, emeklimiz cep telefonuyla konuşsun belki Recep Bey dinler sorunlara çare bulur. Çünkü biz meydanlarda sorunları dile getirdiğimizde o kulaklarını tıkıyor. Dinlemek istemiyor. Onun derdi başka vatandaşın derdi başka. Size gerçek sorunları anlatmaya, gerçek sorunları çözmek için ayağınıza geldim. Umudum sizsiniz. Sizin için çalışacağım. Size hizmet edeceğim. Sizinle beraber yola çıkmak istiyorum. Ve size söz veriyorum. Biz AK Parti gibi uzaktan kumandalı hükümet olmayacağız. Bizim bir tek komutanımız olacak, bir tek bize güç veren unsur olacak o da halk olacak. Halka güveniyoruz. Biz vatanımız ve ülkemiz için çalışırız. Biz Dubayi’ye gidip 1 milyar Doların altına imza atıp ülkeyi pazarlamayız. Bizim adımız Recep Bey değil. Biz Kemal’iz sizin Kemal’iniziz.
Bizi anayasa mahkemesine gidiyoruz diye suçluyorlar. Esnaf kardeşlerime söylüyorum. Eğer biz anayasa mahkemesine gitmeseydik onların emekli aylığından sosyal güvenlik primi yüzde 40 kesilecekti. Esnafın yüzüne hangi sıfatla bakacaktın Sayın Başbakan? Gittik anayasa mahkemesine. Kim için gittik, kendimiz için mi? Esnafımız için gittik. O halde esnaftan bekliyorum. AK Partiye ders vermesini bekliyorum. Ders versin ki onlar derslerini alsınlar. Önümüzde 12 Eylül var. Diyorlar ki anayasaya ‘evet’ oyu verin. Niye vereceğiz? İşçinin sorununu mu çözüyor? Emeklinin sorununu mu çözüyor? Çiftçinin sorununu mu çözüyor. Niye vereceğiz bu anayasaya ‘evet’? Recep Bey yüce divana gitmesin diye. Recep Bey yüce divana gideceksin sen.
Afşinli kardeşlerime soruyorum; kul hakkı yemek günah değil mi? Yüce Allah diyor ki; her türlü günahla gelebilirsin ama kul hakkıyla gelme, affetmem diyor. Bütün kardeşlerimden bir isteğim var, kul hakkı yiyenleri affetmeyin. Kul hakkı yiyenleri affederseniz yarın bunlar ekmeğinize aşınıza göz dikerler. Onların başında da Recep Bey geliyor. Çünkü Recep Bey dedi ki; ben kul hakkı yemedim dedi. Kul hakkı yiyenlere hep beraber karşı geleceğiz. Siz vatandaşın hakkını yiyeceksiniz, köşeyi döneceksiniz sonra milletin karşısına çıkıp diyeceksiniz ki anayasaya destek verin. Niye destek verecekler?
CHP iktidarında ilk yapacağımız şey milletvekili dokunulmazlığını kaldırmak olacaktır. Kaldıracağız temiz siyaseti getireceğiz. Recep Bey temiz siyasetten niye korkar? Temiz siyasetin arkasında durmak kötü bir şey mi? Vatandaşı dolandırmamak kötü bir şey mi? Hayali ihracat yapmak, mecliste dokunulmazlığa sığınmak güzel bir şey mi? Bunu değiştireceğiz. Sizin oylarınızla bunu değiştireceğiz. Sizin yüreğinizle bunu değiştireceğiz. Afşinlilerin oylarıyla bunu değiştireceğiz” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Afşin’deki mitingin ardından Nurhak ilçesine geçti.