Yitirdim leylamı çok yıllar oldu,
Leylaklar zambaklar saksıda soldu,
Nehirler kurudu denizler dondu,
İçinde sen yoksan gölü neyleyim.

Ağardı saçlarım gözlerim doldu,
Halimi görenler saçların yoldu,
Sonunda leylanın köyünü buldu,
Gemilerim battı salı neyleyim.

İçimde yanıyor dağ bayır orman,
Hakkımda çıkardın ne güzel ferman,
Görürsen hatırım bilirim sorman,
Bellerim tutmuyor eli neyleyim.

Ferhat şirin için dağları deldi,
Kerem aslısını sonunda buldu,
Arzu kamberine hep köle oldu,
Ağzıma sürmüşün balı neyleyim.

Gündüz hayalimde gece düşümde,
Biraz eğri durmuş hilal kaşında,
Gelinlikler gördüm güzel başında,
Kuşlar konmuyor ki dalı neyleyim.

Yedi bayram kına yaktım eline,
Şekerler erittim tatlı diline,
Sararsın kolların ince beline,
İpek saçlarına şalı neyleyim.

Hüseyin Kara’yım leylayı unut,
Bulursan sonunda Mevla’da umut,
Olmazsa içinde neylesin mabut,
Mevla’yı tanımaz kulu neyleyim.