Hakikaten, her güzel yapılan işi alkışlamamak mümkün değildir. Meselenin, olayın iyi tarafı da budur. Bu konuda siyasi, politik ayrılıklar mevzubahis olmamalıdır.

Bu husus, ne mezhep aylığını, ne siyasi görüş farklılığını, ne iç çekişmeyi, ne de politik düelloyu enterese etmemelidir. Çünkü,

Konuyu, az çok bilen birisi olarak iddia ediyorum ki, Müftülüklerde nikah kıyılmaya, resmi defter tutulmaya başlandığı andan itibaren, görülecektir ki, insanımız memnun kalacak, evlenen çiftlerde, şu zamana kadar resmi nikahtan sonra, köşe, bucak dini nikah kıydırmak için hoca arayanlarda memnun kalacaktır!..

Bazen, düşünmeden edemiyorum. İki çeşit, iki türlü nikah olur mu? diye!.. Hani, şu zamana kadar uygulanmakta olan resmi nikah ve dini nikah sakatlığı!.. Oysa,

Nikah; sözlükte " akitleşme" olduğuna göre, niçin iki çeşit nikah kıyıldığı düşünen zihinlerde bir ur gibi, bir tümör gibi bizleri rahatsız etmektedir.

Batı ülkelerinde zaman zaman müşahede etmekteyim ki, resmi nikahtan sonra, kilise nikahının yapılmasıdır. Hal bu ki, İslam ve Kuran'da, müçtehit imamların içtihatlarında bu tür iki çeşit nikahın yapılması mümkün değildir. Onun içindir ki,

Yeni uygulama ve getirilmek üzere olan yasa, Müslüman Türk toplumunu bu çıkmazdan kurtaracak, resmi nikah, dini nikah ikileminden de kurtarmış olacaktır!..

Adamcağız, kızının, oğlunun mürüvvetini yaşadığı düğünden sonra, resmi nikahını yaptırmış bile olsa, bu defada, imam arama çalışmasına başlıyordu. Bunda da ebeveyn çok çok ve gayet haklı durumdadır. Tabii ki,

Bizim milletin örf ve adetinde, dini nikahsız bir nikahın var kabul edilemeyeceği gayet aşikardır. Hatta, onlarca defa resmi nikah kıyılmış bile olsa, mutlaka, bir hocanın nikahına, onun nikah için dua etmesine ihtiyacı bulunmaktadır.

Tatilim sırasında, bir gün saat 02'de telefonum çaldı. Uykumdan feragat ederek, acaba bir şey mi var diyerek, telefona alo demek zorunda kaldım. Baktım, konuşan yakın bir tanıdık, mahallesinde bir düğün icra edilmiş, ama, resmi nikahları kıyıldığı halde, dini nikahları kıyılmamış.

Hasılı, yorgun, argın aşağı indim ve nikah bekleyen gençlere götürüldüm. Bir de baktım ki, kız ve oğlan zifaf için dini nikah beklemektedirler. Üzüldüm, içimdeki kopan fırtınayı aksettirmeden, hemen alel acele nikah dualarını yaptım da saat 3-3,5'da eve döndüm.

İşte, bu gibi kaotik durumlardan kurtulmak için, bu çıkacak Müftülüklerde kıyılacak, deftere kaydedilecek dini yasasını canı gönülden bekliyor, düşünenleri, kafa yoranları alkışlıyorum.

Tabii ki, bu mesele, hemen kolaycacık toplum bünyesinde yer alacak, yerleşecek bir mevzu değildir.. Bir kere, bu konunun kriterleri madde madde ele alınacak, Müftü efendi kendisi nikah yapmasa bile, tayin edeceği bir vaiz efendi, murakıp veya bilgili, görgülü bir görevlinin tayin edilmesi gerekmektedir.

Bu mesele, ciddi bir mesele olduğu için, Müftülüklerin yıpratılması, basında, yayında, medyada şakavari olayların olması da mümkündür. Bu tür meseleyi tahfiflere meydan vermemek için, çıkan nikah kanununu sulandırmamak için, gayet ciddi, hakikaten konunun ehemmi mühim bir mesele olduğunu zihinlere kazımamız lazımdır.

Hani, malumdur ki, bizim kimi insanlarımız, açık aramayı, dini kurum ve kuruluşları küçük düşürmeyi, alay ve istihza etmeyi, basında, medyada günün mevzusu yapmayı sevmektedir.

Bu tür savsaklamalara fırsat vermemek için, çıkacak kanunun ciddi, titiz, ağırbaşlı bir şekilde yerine getirilmesi, uyulması lazımdır. Cumhuriyet süresince, bu aziz millet, nikah konusunda mağdur olmuş, iki başlılığı yaşamış, gündüz resmi dairelerde koşuşturduğu gibi, düğünün akşamında da, bu defa dini nikah için görevli imam aramaya koyulmuştur.

Bu yasanın bir diğer faydalı tarafı da, imamlarımızın kaçak, göçek nikah kıymalarından kurtulmuş olacaklarıdır. Çünkü, böylesi zor anları, durumları yaşayan din adamlarımız olmuştur.

Netice olarak;

Ümit ederiz ki, bu kanun bir an önce hayata geçirilir, milletimize hizmet etmeye başlanmış olur. Ayrıca, Müftülüklerin nikah kıymalarında, mezhep, meşreb, cemaat farklılığı gözetilmeden yapılacağından eminim..

Nasıl ki, Belediye nikah memurları nasıl resmi memur ise, Müftülerde, bu milletin, bu devletin resmi, yasal, kanuni açıdan görevleri, hizmetleri belirlenmiş görevlilerdir.

Kurani, Nebevi, içtihadı bir eylem olan nikah meselesinin, kolaycacık millet nazarında yerleşmesini, hüsnü kabul görmesini, akabinde yapılacak yorumlara, tenkitlere de hoş görü ile bakılmasını umar, hayırlara vesile olmasını niyaz ederim.. Selam ve dua ile..