Afşin Belediyesi tarafından 2018 yılı kültürel etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Kudüs Mescid-i Aksa ve Eshab-ı Kehf" konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Araştırmacı Yazar Talha Uğurluel, " Delillere en çok uyan Eshab-ı Kehf Mağarası kesinlikle Afşin'de." dedi.
Afşin Belediyesi Kültür Evinde düzenlenen konferansta konuşan Araştırmacı Yazar Talha Uğurluel, Afşin'deki Eshab-ı Kehf Mağarasının tarih boyunca birçok devlet büyüğü tarafından yatırım aldığını belirterek, kalp gözü açık ve ilim ehli zatların da burada Allahu Teala ile rabıta kurmaya çalıştığı mekan olduğunu söyledi.
Kuran'ı Kerim'de bahsedilen Yedi Uyurlara ait olduğu belirtilen mağaraların hemen hemen hepsini incelediğini dile getiren Araştırmacı Yazar Uğurluel, " Yeryüzünde, dünya üzerinde bulunan tüm Eshab-ı Kehf Mağaraların hepsine gittim. Efes'te, Tarsus'ta Ürdün'de, Yemen Sabır Dağındaki Eshab-ı Kehf Mağaralarını ziyaret ettim. Bunu şuan Afşin'de olduğum için söylemiyorum, daha önce katıldığım televizyon programlarında da birçok kez dile getirdim. Kuran'ı Kerim'de anlatılan, eldeki delillere en çok uyan Eshab-ı Kehf Mağarası kesinlikle Afşin'de." dedi.
- "Sanat tarihi yalan söylemez"
Afşin'de bulunan Eshab-ı Kehf Mağarasının tarihten bugüne kadar sanat eserleriyle çevrildiğini söyleyen Uğurluel, "Ben bir tarihçiyim ve rahatlıkla şunu söyleyebilirim. Tarih yalan söyler ama sanat tarihi asla yalan söylemez. Bir tarihçiyi dinlersiniz bir şahsı devleştirir, başka bir tarihçi aynı şahsı yerin dibine sokar. Ama sanat tarihi asla yalan söylemez. Ben gittiğimi tüm Eshab-ı Kehf Mağaralarını bu gözle inceledim. Bu mağaraya tarih sürecinde kimler itibar etmiş, hangi devlet büyükleri uğramış, kimler üzerine eser vermiş ve hangi din büyükleri oraya gelip ibadet etmek istemiş bunlara bakıyorum." diye konuştu"
- "İstanbul ile Eshab-ı Kehf'in ortak noktası var"
İstanbul ile Eshab-ı Kehf'in aynı izleri taşıdığını ifade eden Uğurluel, "Hemen hemen tüm mağaraları gezmiş biriyim. Afşin'deki Eshab-ı Kehf Mağarasına baktığımız zaman hakikaten de burası demekten insan kendini alamıyor. Neden diyecek olursanız? Roma İmparatorluğu Hıristiyan olduktan sonra Afşin'deki Eshab-ı Kehf Mağarasına bir yığın yatırım yapmış. Bunlar açıkça ortada. İstanbul'un etrafını saran surları, ikinci Ayasofya'yı yaptıran II. Theodosius, Afşin'deki mağaranın üstüne o dönemin mabedini kuran kişi olmuştur. Baktığınız zaman İstanbul ile Afşin'i yan yana getirmiş. Dolayısıyla sanat tarihi, 'İstanbul ile Eshab-ı Kehf'in ortak noktası var' diyor. Ve bu hiç bir zaman yalan söylemez. Ardından Müslüman Türklerin Anadolu'ya gelmesiyle beraber İzzettin Keykavus, kardeşi Alâeddin Keykubad, beylikler döneminde Dulkadiroğlu Beyi Alaüddevle Bozkurt Bey, Hanımı Şemse Hatun herkes Afşin'deki Eshab-ı Kehf Mağarasına ve çevresine yatırım yapmış. Memlüklerin kurucusu Baybars burayı ziyaret etmiş. Birçok hükümdar bölgeyi yönetmese de buraya, Eshab-ı Kehf'e gelmiş. Din büyükleri buraya gelmiş. Dönemin kaynakları, kayıtları bunları anlatıyor. Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri, Eshab-ı Kehf'e geliyor İzzettin Keykavus'un yaptırmış olduğu mescidin inziva odasında 40 günlük rabıta yapıyor. Hacı Bayram Veli Hazretleri, Somuncu Baba, Sadrettin Konevi hazretleri Afşin'deki Eshab-ı Kehf Mağarasına gelmiş ve ibadet etmiş. Bu kadar büyük zat buraya geldiyse ve burada Allah'a yakın olmaya çalışmışlarsa Afşin çok şanslı diyebiliriz. İnsan Allah'tan başka ne isteyebilir? Eshab-ı Kehf'in yanında doğmuşsunuz. Afşin'deki Eshab-ı Kehf Mağarası, bu kadar önemli insanın yatırım yaptığı, bu kadar kalp gözü açık ve ilim ehli zatın gelip Allahu Teala ile rabıta kurmaya çalıştığı mekandır." açıklamasında bulundu.
Afşin'de bulunan Eshab-ı Kehf Mağarasının Kudüs'teki Mescid-i Aksa ile bağlantısının olduğunu ifade eden Uğurluel, şunları söyledi:
" Afşin'deki mağaranın içine girdiğimizde dünyanın en eski mihraplarından biri karşılıyor bizi. Bu mihrap halen mağaranın içerisinde duruyor. O mihrap Kudüs'ü gösteriyor. Ama Allah'ın lütfü, öyle denk gelmiş neredeyse mağaranın dışında bulunan caminin mihrabı da aynı noktayı gösteriyor. Burada hem Kudüs'ü hem de Kabe'yi gösteren mihrap bulunuyor"
Daha sonra Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'nın, Kabe’den sonra en değerli ikinci toprak parçası olduğunu söyleyen Uğurluel, dünya Müslümanlarının buraya gerekli önemi vermesini gerektiğini belirterek, ziyaret edilmesini söyledi.
Konferansa, Afşin Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güven, kamu ve kurum amirleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.
