EFSUS –AFŞİN ŞEHRİ ROMA KRAL YOLLARI



Roma Dönemi Efsus Krallarının Tamir Ettirdiği Yolların Mil Taşlarının Kitabeleri Kahramanmaraş Müzesinde Sergilenmektedir


Etiler döneminde Arpasus, Romalılar ve Bizanslılar döneminde Efsus, Abbasiler döneminde Arabissos (Arap şehri), Türklerin Anadolu’ya girmesiyle de Yarpuz olarak anılan şehir, daha sonra Selçuklu kumandanlarından Alparslan’ın sağ kolu Afşin Bey’in ismine izafeten Afşin diye değiştirilmiştir. Roma İmparatorluğu devrinde Arabissos adıyla anılan kentin belki imparator Gordianus (234-238) devrinde Urfa'dan göçen Arap aşiretleri tarafından iskân edilmiş olması olasılığı ileri sürülmüştür. Kentin adı yazılı kaynaklarda en erken 4. yüzyılda görülür. 540 yıllarında imparator Justinianus tarafından oluşturulan Üçüncü Armenia eyaletinin yönetim merkezlerinden biri Arabissos'tur. 582-602 yıllarında imparator olan Maurikios aslen buralıdır. İmparatorun "esmeroğlu" anlamına gelen adı belki de doğduğu kentin etnik yapısına dair bir ipucu olabilir. Arap coğrafyacı el-Baladhurî'nin Kitabu'l-Buldan adlı eserinde kentin adı Arebsûs olarak zikredilir. Türkçede 16. yy. Dulkadiroğlu Beyliği döneminden itibaren kullanılan Yarpuz adı açıkça bu isimden türemiştir. Türkçe anlamı "naneye benzer bir kokulu ot" olan yarpuz adına benzerliği yakıştırmadır. Arap kaynaklarında daha sık olarak görülen diğer isim el-Efsus'tur. Osmanlı kayıtlarında da bu isim kullanılmış ve kentin resmi adı 1944'e dek Efsus olagelmiştir. Bu isim, geç Bizans döneminde halk arasında kullanılan Ephesós adına işaret eder. Bu adın kaynağı hakkında bilgimiz yoktur. Ancak Batı Anadolu'daki Ephesos (Efes) gibi burada da Yedi Uyurlar efsanesinin hürmet görmesi, Hıristiyanlık döneminde iki kenti birleştiren ortak bir dinî pratiğe işaret edebilir. İlçe merkezinin 20 km kuzeyindeki Tanır köyü, eski bir yerleşim yeridir. Antik Tandaris kentinin burada kurulduğu söylenir. Çevrede yapılan araştırmalarda, İÖ 4000’e değin giden kalıntılar bulunmuştur. Afşin, Roma ve Bizans dönemlerinde Arabissus adıyla anılmıştır.



Yavuz Sultan Selim’in Mısır seferi sırasında Osmanlı yönetimine geçmiş ve Efsus olarak adlandırılmıştır. Cumhuriyet döneminde 1944’te ilçe yapılmıştır. Armenia Secunda eyaleti oluşturulduğunda bu bölgede var olan Cataonia, Melitene ve Sargarausene ile Comana, Cucusus ve Arabisus -Afşin. Örneğin Isaira’lılar (Adana) 404 ile 408 yıllarında Roma’ya karşı isyan ettiklerinde bu isyanlarını Göksun (Cucussus) ve Afşin’e (Arabissus) kadar yayıp bu bölgeleri yağma ettikleri ifade edilmektedir. Yine Arabissus ile Cucussus’un, beşinci yüzyılın ilk yarısında birer şehir oldukları Theodoret (393-457) tarafından ifade edilmektedir. Armenia Secunda altıncı yüzyılda Ariaratheia, Comana, Melitene, Arca, Arabissus ve Cucussus3 şehirlerinden oluşmaktaydı. Roma döneminde Cucussus (değişik dönemlerde Cocusos veya Kokusos olarak da kullanılmıştır) adının Göksun için Arabissus adının ise Afşin için kullanıldığı anlaşılmaktadır. Roma İmparatorluğu döneminde Toroslar’dan Orta Anadolu’ya ve Kilikya ile Kuzey Suriye arasında bölgede bulunan yol güzergâhlarının sık sık kullanıldığı anlaşılmaktadır. Örneğin bu dönemde bilgiler veren İtinerarum Antonium’da Antonius bölgede kullanılan yollar hakkında önemli bilgiler vermektedir. Burada ifade edilen yol güzergâhı Roma döneminde Askeri seferler için kullanılan yol güzergâhı olup Kayseri’den Kuru Taş’a (Kemer) oradan da Göksun ve Afşin üzerinde Malatya’ya devam etmektedir. Bu yol güzergâhı hakkında 1891 araştırmalar yapan D. G. Hogarth ve J. A. R. Munro bu bölgede çok sayıda in situ durumunda kilometre taşının varlığını tespit etmiştir. Afşin ilçesinde yer alan Yassı Höyük’te (Roma dönemi Ptanadaris) Roma döneminden kalma suyolları, duvarlar, bentler, Kaşanlı Köyü’nde bir kaya kabartması, Afşin Höyük’te bu dönemden kalan mozaikler, yine Tilafşin, Çebikçil, Poskoflu, Elbistan-Karahöyük ve Karaelbistan da Roma dönemine dair çanak-çömlek parçalarının bu yerleşim yerlerinde varlığı tespit edilmiştir. Ayrıca Göksun merkezde bulunan Göksun Höyük’te Roma dönemine ait çanak-çömlek parçaları, Küçükçamurlu Köyü Büyükkutu mezrasında tarihi bir hamamın kalıntıları ki buradaki hamam kemerleri ve önünde bulunan sur kalıntıları hala ayakta ve şehrin batısında Kırıkkilise denilen yerde iki sunak kalıntısı vardır. Yine Küçükçamurlu Köyü’nün doğusunda Roma döneminden kalma bazı kalıntılar ile bir kilise ile bir sunak bulunmaktadır. Göksun’un yaklaşık olarak 60 km kadar kuzeyine düşen eski Comana’nın kalıntılarının bulunduğu alanda tapınak, hamam, tiyatro gibi bu dönemden kalan kalıntılar mevcuttur. Göksun’un Çataltepe ile Yağmurlu arasında eski Yarıkavak olarak bilinen alanda köylülerin yaptıkları kaçak kazılarda Roma veya Bizans dönemine ait bir kilise kalıntıları ile bu kilisenin zemininde bulunan mozaikler ve Latince yazılı birkaç kitabenin var olduğu sayın Dr. Ramazan Hurç tarafından ifade edilmiştir. Burada yapılan kaçak kazılara Kahramanmaraş Müzesi’nin haberdar edilmesiyle buradaki kaçak kazıların durdurulduğu ve özellikle kilise olarak ifade edilen yapının kontrol altına alındığı haber edilmiştir. Bütün bu kalıntılar ve yukarıda ifade edilen tarihi vesikalar Göksun Ovası’nın tarihi devirler boyunca önemli yerleşmelere sahne olduğunu göstermektedir. Özellikle Roma döneminde Göksun’nun Armenia Secunda eyaleti içerisinde önemli bir şehir olarak anılması bu dönemde Göksun’un (Cucussus) bir dini, kültürel ve ekonomik merkez haline geldiğini ifade etme Roma döneminde de Göksun’un ticaret yolları üzerinde bulunduğundan dolayı önemini koruduğu anlaşılıyor. Romalılar tarafından kullanıldığı anlaşılan bu ticaret yollarının Göksun’a Saimbeyli, Andırın, Kayseri, Elbistan, Afşin ve Maraş üzerinden bağlanmaktaydı. Roma İmparatorluğu’na bağlı olan Kommegene Krallığı ile Kapadokya bölgesi arasındaki irtibat da Göksun üzerinden sağlanıyordu. Özellikle Göksun-Geben üzerinden geçerek Andırın’dan Ayas’a (Yumurtalık) uzanan yol çok önemli bir ticari güzergâhtı. Çünkü bu yol Akdeniz’den gemilerle Ayas’a gelen tüccarların mallarını Anadolu’da taşıdıkları yol idi. Bu yol Kilikya Ermenileri zamanında daha da işlerlik kazanmış ve 15. yüzyıla kadar kullanılmıştır. Neynevan (Ninova ) Bu günkü Irak sınırları içerisinde bulunan Musul şehridir. O zaman İzmir Efes’ten başlayıp Ankara- Kayseri üzerinden Efsus –Afşin’den geçen kral yolu Musul’a uzanan oradan da şimdiki İran sınırında kalan Pers İmparatorluğunun merkezi Başşehri persepoliste son bulurdu. Efsus –Afşin şehri Ninova (Musul) şehrinin birbirine yakın olması ve bu şehri birbirine bağlayan mükembel bir yol vardı. Ulaşım kolaydı buradan anlıyoruz ki Efsus-Afşin şehri önemli bir yer olup, Eshab-ı Kehf Mağarasının Efsus-Afşin’de olduğundan Pazarcığa bağlı Göynük köyünden geçip sarp dağların içinden Afşin’e yakın yerdeki Akçaderbent (Şimdiki derbent) geçilerek ovaya ulaşılan yol idi. Bu yol vasfını Osmanlı devrine kadar devam ettirmiş ve bu devirden itibaren ordular ve hatta büyük kervanlar bu yolu kullanmaz olmuşlardır. Haritalarda Efsusun (Afşin’nin) Arabissos şehrinin siyasi ve ticari kervan yollarının kavşağı ana geçit yeri olduğunu çeşitli imparatorlukların bu Askeri ve siyasi yerleşim merkezine önem verdiklerinin nedeninin bu olduğunu ve bu yollar üzerinde bulunan Marabuz kalesi, ve Kuruhan hem Halep , hemde Ninova ( Musul ) şehirlerine giden yollar ile İpek yolunun buradan geçmesi Afşin şehrinin M.Ö 4000 yılına inen bir tarihi olduğunu Afşin şehrinde ve Afşin yöresinde kazı çalışmaları yapan Prof Dr İsmail Kılıç KÖKTEN tarafından yapılan Arkeolojik kazılardan Afşin şehrinin M.Ö.4000 yılında kurulduğunu ve Afşin şehrinin zengin bir tarihi ile hayret verici tarihi eserler bulunulduğu belirtilmiştir. Efsus (Afşin) şehri Batı ile Doğuyu birleştiren Roma yolunun Arabissos (Efsus’tan) geçtiğini Dr Ramsayın notlarından birkaç paragraf aynen alarak aktaralım. Son zamanlarda keşfedilen bir takım miltaşlarının Afşin ile Göksun arasında 15m genişliğinde parke taşların döşenmiş ve her milde bir işaret Km taşı (yazma miltaşı) bu günkü gibi bulunmaktadır. Efsus Kralı Philippus Araps ile contantius dönemi 98 mil taşında bulunan yol tamir edilmiştir. Kral Maksiminus dönemine ait Mil taşında bulunan Roma Kral yolu tamir edilmiş ve ayrıca Severus Aleksander dönemine ait 97 Mil taşında bulunan Roma Kral yolu tamir edilmiştir. Roma Onun için Göksun’da bulunan mil taşlarının üstünde rakamlar (o)’ dan pm kadar değişir. Lakin Göksun’un 5 mil doğusunda PKM rakamına 12 mil şimalinde PH rakamına tesadüf ederiz. Şu halde Kokussos ‘tan (Göksun) ‘dan Meliteneye (Malatya’ya) olan mesafenin Roma yolu üzerinde 127 Roma milli olduğu kuvvetle muhtemeldir. Arabissos (Efsus’un) Afşin’in mesafesini bu kadar katiyetle tayin edemeyiz. Fakat 100 Roma milline yakındır. Eski Roma yolları uzmanın verdiği yollar arasında en göze çarpan Tanır yoludur. Malatya 28 mil ,Arca 21 mil,Darende 24 mil, Osdara 39 mil , Arabissos (Efsus) 104 Roma millidir. Afşin-Malatya arası 104 Roma millidir.Otuzuncu milde söğütlü ırmağı ,66 milde Arabissos (Efsus’a) vasıl olur. Bu yolda Arga 3 ile Arabissos (Efsus) Afşin arasındaki mesafede 70 Roma millidir. Arabissos (Efsus) Afşin- Kokussos (Göksun) 28 Roma milli gösterilmiştir. Bu hesaba göre Malatya ile Göksun arası 127 Roma millidir. Eskiden muntazam olan bu yollar Orman arazisinin içinde gömülüdür. Bu yol şu an Çam içinde bulunmaktadır. Eski Vesikalarda Torosların doğusunu aşarak Komenegeye ulaşan üç yolun izlerini buluruz. Bunlardan birincisi Kokussos (Göksun) Germenicaya ( Kahramanmaraş’a) daha çok bahsi geçen ve daha mühimi olduğu anlaşılan ikincisi Arabissos (Efsus) Afşin’den Germenicaya (Kahramanmaraş’a) üçüncüsü Malatya’dan doğru Güneye inerek semasotaya giderdi. Bunlardan birincisi Göksun’dan Kahramanmaraş’a iner ikincisi en mühimi Elbistan’da Bahçe manasına gelen Alabostan (Elbistan) geçidinin kuzey kilidi olmak üzere eski ismi elan muhafaza edilen Yarpuz-Afşin bulunuyor. Kahramanmaraş’ta Bizans devletinin hududunu incelersek 668 ‘de hem Arabissos (Efsus) kale muhafızlarının üssü olarak bulunmaktadır. Doğu Toroslardan geçen bütün sefer ordularının bu yolu takip ettikleri 668 tarihinde Constans (konstantin) ordu Başkomutanı Andreas (Andre) Damacustan Arabissos ( Efsus) Afşin’in Askeri ehemmiyeti bu yolların büyük Toros geçidinde iki mühim nokta olduklarını önemle bildirmişlerdir. Göksun İlçesinin yeni tarihi yazılırken Afşin ile Göksun arasındaki Roma yollarından bahsedilmemiştir.
ARAŞTIRMACI YAZAR
MUSTAFA KÖŞ
Afşin Kent Konseyi Tarihi Araştırmalar Bölüm Başkanı.
Kaynaklar:
Filiz ÖZDEM Dağların Gazeli Maraş Adlı Eser
Ali AFŞAROĞLU Eshab-ı Kehf Rakıyım adlı Eser.
Kaynak:Doçent Roktor İlyas GÖKHAN Afşin Yöresinin Önemi