Afşin Toplum Sağlığı Merkezi (TSM), Kurban Bayramı döneminde büyük sorun teşkil eden Kist hidatik hastalığı hakkında ve  kesilen etlerin hemen yenilmemesi gerektiği uyarısında bulundu.

Konu hakkında açıklama yapan Afşin TSM Sorumlu Hekim Vekili Dr. Nuran Erbilen Gök, İlçemiz genelinde Kurban Bayramı münasebetiyle icra edilecek olan kurban kesiminin gerekli dini hükümlere uygun, sağlık ve çevre şartlarına riayet edilerek yerine getirilebilmesi gerekir. Ayrıca hayvanlardan insanlara geçen (zoonotik) hastalıklar olmak üzere, sağlık, çevre sağlığı, temizlik, etin işlenmesi, pişirilmesi, tüketilmesi, sakatatların çöpe atılmaması, sokak hayvanlarına verilmemesi, toprak içine derince gömülerek imha edilmesi gibi konularda halkımızın bilgilendirilmesi çevre ve toplum sağlığının korunması açısından önem arz etmektedir” dedi.

Kurban kesmek isteyen vatandaşların, sağlık şartlarına ve çevre temizliğine uygun olarak hayvana en az acı verecek şekilde kurbanlarını kesmeleri gerektiğinin altını çizen Afşin TSM Sorumlu Hekim Vekili Dr. Nuran Erbilen Gök, açıklamasına şöyle devam etti:

“ Kurban satış ve kesim yerlerinin belirlenmesi, kesim yapacak kişilerin eğitilmesi ve bu konulara ilişkin diğer hususlarla ilgili tedbirlerin alınması satış yerlerinin, kurbanlık hayvan naklinin, kurban kesilmesinin, kurban kesim yerlerinin ve kesim sonrası etin işlenmesi esnasında gerekli asgari teknik, hijyenik ve güvenlik şartlarına uyulması gerekmektedir. Bilinmelidir ki; Hayvanlardan insanlara bulaşan ve halk sağlığı yönünden çok büyük önem taşıyan bakteriyel, viral, paraziter ve fungal hastalıklar (zoonotik hastalıklar) mevcuttur. Bu nedenle hayvan yetiştiricileri ve satın alan kişilerin gerekli sağlık kontrolleri yapılmayan hayvanlarla temasa geçmeleri ve bunların etlerini tüketmeleri kendileri ve ailelerinin sağlıkları açısından büyük riskler taşımaktadır. Ayrıca hayvanların sağlıklı olması tek başına yeterli değildir. Çünkü gıda kaynaklı 250’den fazla mikrobiyal hastalık ve zehirlenme vardır. Et ve et ürünleri bakterilerin çoğalmaları için son derece uygun bir ortam niteliğindedir. Kesim, yüzme ve parçalama işlemlerinin serin yerlerde yapılması son derece önemlidir.”

Kurban Bayramı’nda yapılan kesimler sonrası kistli sakatatları gömmek yerine köpeklere yedirmenin son derece yanlış bir davranış olduğunu belirten Gök,  “ Ülkemizde önemli paraziter hastalıklardan birisi Kist Hidatit hastalığıdır. Özellikle Kurban bayramlarında kesilen hayvanların hastalıklı doku ve organlarının çevreye atılması Kist Hidatik Hastalığı açısından risk teşkil etmektedir. Kist Hidatik Hastalığı insanların karaciğer, akciğer, dalak, beyin gibi iç organlarında kistler oluşturarak ölüme sebep olabilen bir hastalıktır. Paraziti taşıyan köpek, kedi, çakal, tilki, kurt gibi hayvanların dışkısı ile parazitin yumurtaları etrafa saçılır. Kurumuş köpek dışkısı içindeki yumurtalar toz halinde uçuşur ve rüzgar ile dağılarak insan yiyecek ve içeceklerinin üzerine konabilir. Meyve ve sebze gibi yiyecekler bu yumurtalarla kirlenir. Bu şekilde kirlenmiş yiyeceklerin yenilmesi, rüzgar ile uçuşan yumurtaların solunum yoluyla alınması ve paraziti taşıyan köpeklerin sevilip dokunulduktan sonra ellerin iyice yıkanmaması gibi nedenlerle hastalık insanlara bulaşır. En büyük risk grubunu parazit mücadelesi yapılmamış enfekte köpeklerle teması olan koyun, keçi, inek gibi hayvancılıkla uğraşan kişiler oluşturmaktadır. Ülkemizde kist hidatiğin sorun olmasının nedenlerinden birisi de özellikle kurban bayramlarında yapılan kesimler sonrası kistli sakatatları gömmek yerine, köpeklere yedirmek yada rastgele ortada bırakarak sokak köpeklerinin bu sakatatlarla beslenmelerinden meydan geliyor. Bunları önlemek için, Kurban Bayramı döneminde kestiğiniz kurbanlıkların kistli sakatatlarını köpeklere yedirmeyin, derin bir çukura gömün. Köpeklere asla çiğ et ve  sakatat yedirmeyin. Sebze ve meyvelerin iyice yıkanmış olmasına özen gösterin. Köpeklere dokunduktan sonra ellerinizi iyice yıkayın. Kaynağını bilmediğiniz suları içmeyin” şeklinde uyarılarda bulundu.

Etlerin kesim sonrasında hemen kapalı ortamlara alınarak soğutulması ve parçalama işlemini müteakip en fazla +4 °C, +5 °C sıcaklıkta bekletilmesi gerekir, diyen Gök,  “Hemen tüketilmeyecek etler soğukta bekletilmeli, derin dondurucuya alınmalı veya kavurma yapılarak muhafaza edilmelidir. Kurban etinin dayanma süresi; dinlenmesine, etin cinsine ve soğutma şekline göre değişmektedir. Etin uzun süre muhafazası için derin dondurucu kullanılmalıdır. Buzdolabında et -2 derecede en fazla bir hafta beklerken, derin dondurucuda -18 derecede 4-6 ay muhafaza edilebilir. Eti küçük ve hatta kıyma yapıp buzdolabında bekletmek etin 3-4 gün içinde bozulmasına neden olacaktır. Bu sebeple en iyi yöntem buzdolabının derin dondurucusunda saklamaktır. Taze et buzdolabında en fazla 1 gün saklanmalıdır. Uzun süre saklanacaksa, yenecek miktar kadar ayrılıp diğer kısmı küçük parçalar halinde derin dondurucuda saklanmalıdır. Dondurduktan sonra kullanılacak etler oda sıcaklığında değil buzdolabının alt kısmında bekletilerek çözdürülmelidir. Çözdürülen etler ise hemen kullanılmalı, asla tekrar dondurulmamalıdır”

 

 

Editör: Haber Merkezi