Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğü personeli vatandaşlara Kist Hidatik (kist hastalığı) broşürleri dağıtarak bilgilendirmelerde bulundu.

Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğü yaklaşan kurban bayramı öncesi bölgesel hayvan pazarında, vatandaşları kist hidatik hastalığı konusunda uyardı. Ülkedeki önemli paraziter hastalıklardan birisinin 'kist hidatik' hastalığı olduğunu kaydeden yetkililer, Kurban Bayramlarında kesilen hayvanların hastalıklı doku ve organların çevreye atılmasıyla risk teşkil ettiğini belirtti.

Kist hidatik hastalığının insanların karaciğer, dalak, akciğer, beyin gibi iç organlarında kistler oluşturarak ölümcül sonuçlara yol açtığını kaydeden yetkililer, kistli sakatatları hayvanları yedirmeden derin bir çukura gömülmesi gerektiğini ifade ettiler.

Afşin İlçe Sağlık Müdürü Dr. Rükiye Hatipsoylu, kist hidatik hastalığı hakkında yaptığı açıklamada, "Kist Hidatik"in Türkiye’deki önemli paraziter hastalıklardan biri olduğunu söyledi.

En çok karaciğer ile akciğeri etkileyen hastalığın insanlarda ve koyunlarda daha çok görüldüğünü belirten Afşin İlçe Sağlık Müdürü Dr. Rükiye Hatipsoylu, "Halk arasında kist hastalığı olarak bilinen bu hastalığın etkeni, Echinococcus granulosus adı verilen bir parazittir. Bu parazitin esas kaynağı köpek, kurt, tilki gibi et yiyen hayvanlardır. Ancak, sıklıkla köpeklerdir. Parazit köpeklerin ince bağırsaklarında yaşar. Hastalık köpek dışkısı ile atılan yumurtalar ile insana bulaşır. Köpek dışkısı ile atılan yumurtalar çok dayanıklıdır, toprakta ve soğukta bir yıl kadar canlı kalabilirler. Dışkıyla atılan yumurtalar hayvanların ayakları, arazi eğimi, rüzgar ve yağmurla yayılırlar. İnsanlar bu yumurtaları çiğ tüketilen ve iyi yıkanmamış meyve ve sebzelerden, kirli içme sularından alırlar. İnsandan başka koyun, keçi, sığır ve manda gibi otla beslenen hayvanlar da yumurtaları alarak hastalanırlar. Alınan bu yumurtalar, bağırsaklarda açılarak barsak duvarını geçer, kan ve lenf yoluyla öncelik sırasıyla karaciğer, akciğer ve diğer organlara yerleşerek kist formunda yaşamlarını sürdürürler. Hastalığın başlarında kistin küçük olduğu dönemlerde uzun yıllar boyunca belirtisiz seyredebilir. Fakat kist büyüdükçe, bulunduğu bölgeye ve oluşturduğu basıya göre belirtiler ortaya çıkar. Kistler en sık karaciğer ve akciğerlerde görülürler. Kurban Bayramlarında yapılan kontrolsüz kesimler sırasında koyun, keçi ve sığır gibi hayvanların özellikle karaciğer ve akciğerlerinde su kesesi şeklinde gördüğümüz ve görüntüleri sebebiyle tüketmediğimiz bu organları çiğ olarak köpeklere vererek farkında olmadan bu parazitin artışına ve yayılmasına katkı sağlamaktayız" ifadelerini kullandı.

Hastalıktan korunma yöntemlerini hakkında da bilgi veren Dr. Hatipsoylu, şunları söyledi:

"Köpek ve kedilere mümkün olduğu kadar çiğ et verilmemelidir. Kişisel temizlik kurallarına dikkat edilmeli, içme ve kullanma suları temiz olmalı, çiğ yenen sebze ve meyveler bol su ile iyice yıkandıktan sonra tüketilmelidir. Kesilen veya ölen hayvanların kist bulunduran organları köpeklerin ve diğer etçil hayvanların ulaşamayacağı şekilde gömülerek bertaraf edilmelidir. Özellikle kurban bayramlarında bu hususlara daha çok dikkat edilmelidir. Köpekler yılda dört kez iç parazitlere karşı ilaçlanmalıdır. Bu şekilde kirlenen ellerin yıkanmadan ağza götürülmesi ile parazitin yumurtası alınır. Bu nedenle, özellikle çocukların köpeklerle temasından sonra ellerini bol su ve sabunla yıkamaları sağlanmalıdır."

Editör: Haber Merkezi