Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde görevli hekimler tarafından, “4 Şubat Dünya Kanser Günü” dolayısıyla açıklama yapıldı.

Kanserin sebebi bilinen ölümler sıralamasında dünyada ikinci ölüm sebebi olduğu söyleyen Dr. Alaaddin Ejderha “ Her yıl 4 şubat Dünya Kanser Günü‘nde Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) ve ortak kuruluşların birlikte yürüttüğü, milyonlarca ölüme neden olan ve pek çoğu önlenebilir olan bir hastalığa karşı toplumsal  bilinci ,farkındalığı ve toplumsal eğitimi  artırmak , yankı uyandırmayı, değişim aşılamayı ve farkındalık günü ile sınırlı kalmayarak daha sonraki günlerde de sürdürülecek bir eylemi harekete geçirmek amacıyla tüm dünyada kampanyalar düzenlenmektedir.

   Kanser hem dünya hem ülkemiz için ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. Ölüm nedenlerine bakıldığında dünya geneli için yaklaşık her 6 ölümden birinin, ülkemiz için ise her 5 ölümden birinin kanser nedeniyle gerçekleştiği görülmektedir.

   Günümüz şartlarında kanserlerin %30-50’ye yakınının, risk faktörlerinden kaçınma ve mevcut kanıta dayalı önleme stratejilerinin uygulanması yoluyla önlenebilir durumda olduğu bilinmektedir. Ayrıca, erken tanı konmuş ve uygun şekilde tedavi edilmişse birçok kanserin iyileşme olasılığının da yüksek olduğu bilinen bir gerçektir . Kanseri önleme konusunda aşağıdaki risk faktörlerinden kaçınmalıyız:

Sigara ve dumansız tütün ürünlerini de içeren tütün kullanımı, fazla kilolu veya obez olmak, düşük meyve ve sebze alımını içeren sağlıksız beslenme, fiziksel aktivite eksikliği, qlkol kullanımı, cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virus (HPV) enfeksiyonu, hepatit veya diğer kanserojen enfeksiyonlara temas, iyonlaştırıcı ve ultraviyole radyasyon teması, kentsel hava kirliliği ve katı yakıt kullanımından kaynaklanan iç mekân dumanı” açıklamalarına yer verdi.

Kanser tiplerinin tanı ve tedavi yöntemlerinin farklı olduğuna değinen Dr. Ayfer Kara da, “Kanser hastalıklarının her bir tipinin kendine göre etyolojisi, risk faktörleri, tanı ve tedavi yöntemleri vardır. Bu yüzden erken tanı ve tarama stratejileri de kanser tiplerine göre değişmektedir. Bazı kanser tipleri için (örneğin meme, kalın bağırsak, rahim ağzı vs) tarama önerilirken bazı kanser tipleri için önerilmemektedir (örneğin pankreas, tiroid, mesane gibi).

Ülkemizde DSÖ önerileri doğrultusunda 2008 yılından itibaren kayıt, önleme, tarama ve tedavi çalışmalarını bir arada barındıran Ulusal Kanser Kontrol Programı kapsamında; meme, kalın bağırsak ve rahim ağzı kanserleri için, toplumun kaynaklarına ve hastalık yüküne uygun olarak tarama programları yürütülmektedir.

Ülkemizde yürütülen Ulusal Kanser Tarama programımızda,

Meme kanseri taraması; 40-69 yaş arasındaki kadınlara yılda bir kez klinik meme muayenesi yapılmakta, 2 yılda bir mamografi çekilmektedir.

 Rahim ağzı kanseri taraması; 30- 65 yaş arası  kadınlara 5 yılda bir HPV-DNA ve smear testi ile yapılmaktadır.

Kalın bağırsak kanseri taraması; 50-70 yaş arasındaki kadın ve erkeklere 2 yılda bir Gaitada Gizli Kan Testi (GGK) yapılmakta, 10 yıl da birde kolonoskopi önerilmektedir.

Tarama sonrasında pozitif ya da şüpheli bulunan kişiler ikinci, üçüncü basamak sağlık kuruluşlarına yönlendirilmekte ve ileri tetkikler yapılmaktadır. Teşhis ve tedavi hizmetleri ikinci ve üçüncü basamak sağlık kuruluşları tarafından yapılmaktadır.

  Kanserden korunmak herkesin hakkıdır. Sizler  de kanserden korunmak  ve kendinize uygun taramaları yaptırmak için Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğümüz  Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi(KETEM), Sağlıklı Hayat Merkezi(SHM) ve Aile Sağlığı Merkezleri (ASM)’ne başvurabilirsiniz.” İfadelerine yer verdi.

Editör: Haber Merkezi