Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğünden, 3 -9 Kasım Organ Bağışı Haftası dolayısıyla yazılı açıklama yapıldı.

Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğünde görevli Dr. Alaaddin Ejderha, yalnızca organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıkların organ bulunamaması tedavisinin yapılamadığını belirterek, “Her bağış yeni bir hayattır” dedi.

3-9 Kasım tarihleri arası “Organ ve Doku Bağışı Haftası” olarak kutlandığını ifade eden Dr. Alaaddin Ejderha, “Tedavisi yalnızca organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli sağlık sorunlarının başında yer alıyor. Türkiye’de, organ ve doku nakli bekleyen hastaların sayısı her geçen gün artıyor. Özellikle kalp ve karaciğer nakli bekleyen hastalar, uygun organ bulunamaması nedeniyle hayatlarını kısa süre içinde kaybediyorlar.  Ülkemizde organ bağışları henüz istenilen seviyeye ulaşamamıştır. Bu nedenle organ bağışının yaygınlaştırılması gereklidir. Türkiye organ nakli faaliyetleri için yeterli donanıma, deneyimli nakil ekiplerine ve nakil merkezlerine sahiptir. Aşılması gereken en önemli sorun kadavra bağış oranındaki yetersizliktir. Unutmamak gerekir ki her bağış yeni bir hayattır!” açıklamasında bulundu.

Organ naklinin hayati önem taşıdığına değinen Dr. Alaaddin Ejderha, şunları söyledi:

“ "Organ nakli", vücutta görevini yapamayan bir organın yerine canlı bir vericiden veya ölüden alınan sağlam ve aynı görevi üslenecek bir organın nakledilmesi işlemidir.

Kişi organ bağışından vazgeçtiği anda üzerinde taşıdığı organ bağış kartını taşımaktan vazgeçmesi ve yakınlarına bu durumu bildirmesi yeterli olacaktır.

Organ bağışı bir kişinin hayatta iken serbest iradesi ile tıbben yaşamı sona erdikten sonra doku ve organlarının başka hastaların tedavisi için kullanılmasına izin vermesi ve bunu belgelendirmesidir.

Ülkemizde nakil yapılan organlar: Böbrek, Karaciğer, Kalp, Akciğer, Pankreas, İnce bağırsak , Uterus(Rahim)dir. Nakil yapılan dokular ise; Kemik, Kemik iliği, Kornea, Kalp kapağı, Yüz  ve Saçlı deri, Extremite(Kol/Bacak), Tendon , Kas Dokusu , Kıkırdakdır

Organ bağışı yapılsa bile her ölümden sonra organ nakli mümkün değildir. Örneğin evde yada yolda vefat eden bir kimse bağış kartı ve ailesinin rızası olsa bile organları alınamaz. Yalnızca hastane yoğun bakım ortamında tıbben ölümü gerçekleşen insanlardan organ nakli yapılabilir. Bir organın hiçbir özellik aranmadan herhangi birine nakledilmesi söz konusu değildir. Organ naklinde alıcı verici olacak kişilerin doku uyumları önem arz etmektedir.”

Organ naklinin dinen bir sakıncası olmadığının, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından da organ bağışını insanın insana yapabileceği en büyük yardım olarak tanımladığını hatırlatan Dr. Ejderha, “Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu 6.3.1980 tarih 396 sayılı kararı ile organ naklinin caiz olduğunu bildirmiştir. Diğer islam ülkelerinde de ve bütün büyük dinlerde de benzer kararlar mevcuttur.

Organ bağışı işlemlerinizi  ilçemizde:  İlçe Sağlık Müdürlüğü,  Devlet  Hastanesi  ve  Aile sağlığı Merkezlerinde yapabilirsiniz.

Organ bağışı yapmak isteyen kişiler yukarda belirtilen yerlere başvuru yaparak iki tanık huzurunda bir belge imzalayarak organ bağışı kartına sahip olurlar. Organ bağışı kartını alan kişinin, bağış kartını her zaman üzerinde taşıması gerekmektedir. Ailenizin yada yakınlarınızın rızası olmadan organlarınız alınamaz. Bu sebeple bağış yaptığınız andan itibaren bu kararınızı ailenizle paylaşmanız gerekmektedir, organ bağışı bir nevi mirastır. 18 Yaş ve üzeri akli dengesi yerinde olan herkes organ bağışı yapabilir ve organ bağışı kartı sahibi olabilir.” açıklamasında bulundu.

Editör: Haber Merkezi