Ceyhan nehrinin iki yamacı -şimdilik- Kalealtı/İğde sulama bendine, bir süre sonra da daha ileriye kadar korumaya alınmalıdır.
 
Nehrin ortasından iki tarafa doğru 100 metre ölçülerek her türlü imara, yapılaşmaya kapatılmalıdır.
 
Elbistan hızla gelişmekte ve alabildiğine yayılmaktadır. Sekiz kattan fazla yapılaşmaya izin verilmemesi bu yayılmayı ister istemez hızlandırmaktadır. Çok katlı yapılaşmaya geçilmelidir. Gerekli önlemi alanlar, gerekli kurallara uyanlar, istiyorsa bırakın 50 katlı, 100 katlı gökdelen dahi yapsın.
 
Şu anda inşaatlar, bir taraftan Taşburun ‘u bir ahtapot gibi sarmak üzere. Birkaç yıl içinde köyü aşacak ve belenin alt eteklerine dayanacaktır. (Taşburun tarafından Akpınar tarafına tünelle geçilmesi planlandığına göre, yeni bir de yol yapılacak demektir ki, o kesime yerleşme hızlanacak demektir.) Bir taraftan Karaelbistan’a, Hasan Köyüne, Akveren’e hatta Çatova’ya, öte taraftan Çiçek’i aşarak Söğütlü’ye hatta Demircilik’e doğru sel gibi akmaktadır.
 
Bu kadar alan, hızla ve düzensiz olarak dolarken, sanıyorum, on on beş yıl içinde yolların ve ulaşım imkânlarının daha çoğalmasının da etkisiyle insanlar köyünde tarlasının başına ev yapmayı tercih edecektir (etmelidir de)...
 
Bakmışsınız Karaelbistan’a, Kalealtı’na, oradan da daha aşağılara kadar Ceyhan’ın iki yamacı nehre bitişik denilecek kadar yakın yapılmış binalarla dolmuş!
 
Dolmamalı. Şimdiden alınacak tedbirlerle, nehrin iki yakası korunmaya alınmalıdır. Söylediklerim çok değil bir nesil sonra gerçekleşmeye başlayacaktır. Herkesin malı olan doğal güzellikler özel şahısların malı durumuna inecektir.
 
Oysa buralar, şimdiden nehrin ortasından iki yamacına doğru 100’er metrelik alanı devlet istimlak etmeli ve en azından bir park anlayışıyla sınırlarını belirleyip ağaçlandırmalıdır. Piknik alanları haline getirmelidir. Böylece yarın evler yapılıp milli servetler harcandıktan sonra yeniden yapılacak planlamalarla onlarca kat fazlasına istimlak etmekten kurtulmak mümkün olacaktır.
 
Öte yandan daha önceleri de birkaç kere yazdığımız gibi bir iki nesil sonra Elbistan ile Afşin’in birleşmesi kaçınılmazdır. Bu birleşimin önemli güzergâhlarından biri başlangıçta iki ilçeyi bağlayan yolların iki yanında paralel gerçekleşecektir. Zaten yer yer bunun işaretlerini de görmeye başladık bile… Bir yandan da iki ilçe arasındaki köylerdeki vatandaşlar kendi tarlasına ev yapmayı hızlandırınca söylediğim çok daha kısa zamanda gerçekleşecektir.

Siyasiler, bu konuları düşünüyorlar mı bilmem. Ben akıllarına düşürmüş olayım. Günlük işlerden başka gelecek nesillerin de bu memlekette, bu topraklarda, bu nehirlerde, bu havada ve suda haklarının olduğunu bilerek hareket etmek, onların haklarını saklı tutmak için kanunsa kanun, planlamaysa planlama yapmak/yaptırmak bence birinci görevlerindendir…